6,7 milyon konut dönüşüm bekliyor!
Türkiye'de 6,7 milyon konut kentsel dönüşümü bekliyor. Yapılan hesaplamalara göre, 22 milyon kişi çürük binalarda yaşıyor. Bu gerçek, özel sektörden devlete ve vatandaşlara kadar tüm paydaşların kentsel dönüşümde ortak hareket etmesinin önemini hatırlatıyor.
Ege depreminin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şimdiye kadar riskli yapı tespiti yapılan 1.4 milyon bağımsız birimdeki kentsel dönüşüm çalışmaları için 5 milyon kişiye yaklaşık 15,5 milyar TL'lik destek verildiğini açıkladı. Ekonomist'ten Levent Gökmen Demirciler'in haberine göre, 6,7 milyon konutun da dönüşmesi gerektiğini hatırlattı. Kentsel dönüşüm eylem planına göre, önümüzdeki beş yılda 1,5 milyon konutun dönüşmesi hedefleniyor. Ortalama bir hesapla kamunun kentsel dönüşüme destek için bugünkü fiyatlarla kira ve taşınma için 28 milyar TL, konut üretimi için ise 280 milyar TL kaynak aktarması gerekecek. Devlet kaynaklarının sınırlı olması nedeniyle binalarda deprem güvenliği konusunda tüm ümidin ucuz kredilere ve kentsel dönüşüm desteklerine bağlanmadan, halkın ve özel sektörün kendi kaynaklarını zorlaması gerektiğine dikkat çekiliyor. TÜİK verilerine göre, konut başına 3-4 kişi düştüğünden yola çıkarak yapılan hesaplamalarla 6,7 milyon konutta 22 milyon kişinin riskli binalarda yaşadığı öngörülüyor. Deprem gerçeğinin gölgesinde, bu veriler ışığında acilen harekete geçilip riskli yapılarda yaşayanların bir an evvel kaynaklarını bilinçli bir şekilde kentsel dönüşüme aktarması gerekiyor.
Bu gerçekten yola çıkan özel sektör ve sivil toplum örgütleri, Türkiye inşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği'nin (İMSAD) 'Değişmeyen Gündem: Deprem Gerçeği' toplantısında buluştu. Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Mithat Yenigün, Gayrimenkul yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Mehmet Kalyoncu ve Türkiye İMSAD Başkanı Tayfun Küçükoğlu, Türkiye'nin depreme karşı hazır olması için kentsel dönüşümün hızlandırılması, kamuoyunun bilinçlendirilmesi, müteahhitlerin yeterlilik sınıflandırmasının yapılması, denetimin sıfır toleransla sürdürülmesi ve güçlü bir platform oluşturulması gerektiğini açıkladılar.
BİLİNÇ ENDEKSİ ÖNERİSİ
Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, önceliğin depreme dayanıklı, çevre dostu yapılarla can ve mal güvenliğinin sağlanması olduğunu söyledi. Küçükoğlu, Deprem Güvenliği Bilinç Endeksi oluşturarak toplumu doğru yönlendirmek için hep birlikte çaba gösterilmesi gerektiğini de vurguladı.
TMB Başkanı Mithat Yenigün, can kayıplarının asıl nedeninin deprem değil ihmal ve kusurlu yapılar olduğunu hatırlattı. Türkiye'de yaklaşık 450 bin müteahhit olduğunu hatırlatan Yenigün, her müteahhidin her projeye uygun olmadığını ve bu çerçevede sektörde yeterlilik sisteminin etkin biçimde uygulanması gerektiğini söyledi.
Yenigün, "Sektörde yeterliliklere göre sınıflandırma son derece önemli. Bu adımlarda liyakat sahibi STK'lar ve kamunun iş birliği sağlanmalı. Ayrıca, depreme karşı eğitim ve farkındalık da önemli bir konu" diye konuştu.
Kentsel dönüşümün kentsel kalkınmanın bir parçası olduğuna dikkat çeken GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu ise kentsel dönüşüme, riskli yapıların yıkılıp yeniden yapılması olarak değil; ekonomik, sosyolojik, insani boyutlarını da düşünerek bütüncül bir biçimde bakılrTıası gerektiğini söyledi. Depreme hazırlık için güçlü bir platform oluşturulması gerektiğine işaret etti.
Yapı güvenliği sorgulanmalı
Uzmanlar insanların araba ve beyaz eşya alırken yaptıkları sorgulamaları ev alırken de yapmaları gerektiğini vurguluyor. Sorgulamaya kentsel dönüşümde yenilenen binalarla başlanabilir.
Bu binaların gerçekten ne kadar dönüştüğü kullanıcılar tarafından takip edilmeli. Bu binaların Enerji Kimlik Belgeleri var mı, ortam hava kalitesi nedir, ses kirliliği var mı, su tasarrufu nasıl, depreme dayanıklılığı ne durumda gibi sorgulamalar yapılması öneriliyor.