23 / 12 / 2024

Belediye mülkiyetine geçen gayrimenkullere haciz uygulanamayacak!

Belediye mülkiyetine geçen gayrimenkullere haciz uygulanamayacak!

Mecliste kabul edilerek yürürlüğe giren son torba yasadaki iki düzenleme, belediyeden alacaklı olan kişi ve şirketleri zor durumda bırakacak. Kentsel Dönüşümde Belediyelerin mülkiyetine geçen gayrimenkuller hiçbir şekilde haciz edilemeyecek...



Torba yasada yapılan düzenlemeler ile belediyelerin yapmadığı ödemeler için haciz işlemi uygulanması neredeyse imkânsız hale getirildi. 

Belediyelerden yüksek meblağ alacağı olanlar öncelikle belediyelerin gayrimenkulleri üzerine haciz koyduruyordu. Ancak düzenlemeyle kentsel dönüşüm ile belediyelerin mülkiyetine geçen gayrimenkuller hiçbir şekilde haciz edilemeyecek. 

Belediye Kanunu'nun 15. Maddesi'nde yapılan düzenlemeye göre belediyelere haciz kararı uygulanmadan önce borç miktarı değerinde mal beyanında bulunulması istenecek. 

Ancak belediye 10 gün içinde beyanda bulunmaz ise yapılacak haciz işlemi alacak miktarını hiçbir şekilde geçemeyecek. Aynı zamanda borçlu belediye haczedilecek malın, kamu hizmetini aksatacağını belirtirse o mallara da haciz işlemi uygulanamayacak. 

Bazı hukukçular bu durumun belediyeden alacağı olanlar için işleri daha da zor olacağını savunuyor. Hatta belediyelerin bu yasadan faydalanarak borçları ödeme konusunda daha esnek davranabileceğini ve alacaklıların mağduriyetinin artacağını iddia ediyor. 

Açıkçası benim düşüncem bu konuda biraz farklı..Kentsel Dönüşüm kapsamında belediye mülkiyetine geçen gayrimenkullerin kapsam dışı tutulmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Nihayeti itibariyle mevcut belediye kaynakları, kentsel dönüşümden elde edilen gayrimenkullerden kat kat fazla..Kentsel dönüşüm ile elde edilen mülkiyetlerin kesinlikle kapsam dışında olması gerekli... 

Zaten tam olarak hayata geçemeyen bir kentsel dönüşüm algısı varken, belediyelerin borçlarına karşılık bir de bu gayrimenkul üzerinde bir tedbir uygulanırsa kentsel dönüşüm hayal olur. 

Her an karşı karşıya olduğumuz deprem gerçeğini malesefyine unuttuk. Kentsel Dönüşüm sadece mimari ve sosyal bir ihtiyaç değil..Yaşam için zorunlu bir ihtiyaç artık ! Nilüfer'in Yıldırım'dan Hiçbir Farkı Yok...Riski Çok ! Modern kentleşmenin merkezi olarak gösterilen Nilüferde aslında işler o kadar da iç açıcı değil. 

Altyapısı, demografik yapısı, kent mimarisi ve çağdaş yapılarıyla öne çıkan Nilüfer'de pek konuşulmasa da ciddi bir oranda "riskli konut" bulunuyor. 1999 depreminin ardından ufak tefek çatlaklar oluşan binalarda "dış cephe" uygulamaları ile bu durum unutturulsa da birçoğu 1999 depremi öncesi yapılan siteler ve binalarda tabir-i caizse "mucize" eseri yaşıyor Nilüferliler... 

Bu anlattıklarımı daha yakından görmek isteyenler olursa, Nilüfer'in en gözde caddelerinden biri olan Ataevler'deki "Gazi" caddesine bir turlasın ve o cadde üzerindeki bloklardan birinin balkonlarının nasıl durduğuna baksın !Düştü düşecek desem yeridir ! Daha da kötüsü orada şuan da yaşayan aileler var... 

Her fırsatta "insan" odaklı projeleri hedefleyen ve bu konuda büyük çaba harcadığını bildiğim Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in bu gerçeği de bir an önce görmesi gerekiyor. 

Aksi durumda ortaya çıkacak tabloyu kestirmek inanın çok güç ve acı verici... 

Ruhsattaki Beton Kaliteleri ve Gerçekleri Birbirini Tutmuyormuş ! Size Nilüfer'den son bir örnek daha vereyim istiyorum. Geçtiğimiz günlerde sohbet ettiğim bir mühendislik ve yapı denetim firması sahibi Nilüfer bölgesindeki yapılarla ilgili çok ilginç bilgiler verdi. 

1999 depremi öncesi inşa edilen ve deprem sonrası incelemeye tabi tutulan bazı binaların ruhsatlarında yazılı olan beton kalitesi ile uygulama da kullanılan beton kalitelerinin birbirini tutmadığını tespit ettiklerini söylediğinde şok oldum. 

Üstelik bu farklar da öyle ufak oranlar bazında da değil.. 

Kentsel Dönüşüm için adı sıklıkla geçen Osmangazi ve Yıldırım'ın dışında Nilüfer bölgesinin de bu çerçevede vakit geçirmeden önlem alması ve projelerin hayata geçirilmesi acil ihtiyaç.. 

20 yıldır Nilüfer'de yaşayan biri olarak tüm Nilüferlileri bir an önce bilinçlenmeye ve harekete geçmeye çağırıyorum.. 

Yarın çok geç olabilir... 


Utku Çalışkan/ Bursa'da Meydan 


Geri Dön