27 / 12 / 2024

Ecrimisil davaları!

 Ecrimisil davaları!

Posta Gazetesi yazarlarından Tamer Heper bugünkü köşe yazısında ecrimisil davaları konusuna değindi. Heper, okuyucularından birinin arsasının ecrimisil davası ile ilgili sorduğu soruya köşe yazısında yanıt verdi...



Ceza davası beklenmez 

İcrada olan alacağıma karşılık, borçlunun tarlasına haciz koydum ve ihalede satın aldım. Ancak, eski malik tarladan ayrılmıyor, iznim dışında ekip biçiyor. Kendisi hakkında muhtelif ceza davaları var. Bunlardan biri bitti, verilen ceza hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile sonuçlandı. Devam eden Yargıtay'da olan üç davası var. Şimdi ben ecrimisil isteyebilir miyim? Yoksa ceza davalarının sonucunu beklemem gerekir mi? • S.C. 


Ecrimisil denen şeyin ne olduğunu biliyoruz, gayrimenkulu kullanma bedeli. 

Okuyucum gayrimenkulu ihaleden almış, artık malik, ancak kendisi kullanamıyor, eski malik kullanıyor. Dolayısı ile okuyucum zararda. Şayet tarlayı kiraya verse veya ekip biçse para kazanacak, ancak bundan da mahrum. O halde tarlayı haksız olarak işgal edenin bunu tazmin etmesi lazım. İşte alınacak bu tazminatın adı ecrimisil. Bunun ceza davası ile bir bağlantısı yok. Eski malikin ceza davalarının neden kaynaklandığını bilmiyoruz ama bilsek de bir şey değişmez. 

Ceza davaları farklı, ecrimisil talebi farklı. 

Ecrimisil talebi için ceza davasının sonucunu beklemek gerekmez. Okuyucumun yapacağı şey geçmiş beş yıllık ecrimisili talep etmektir. İhalenin ne zaman yapıldığını da bilmediğimiz için şunu söyleyebilirim. Şayet ihaleden satın alınan tarih beş yıldan eski ise geçmiş beş yıllık, şayet beş yıldan daha daha az ise satın alma tarihinden itibaren ecrimisil isteyebilir. 

Okuyucumun bir hakkı vardı, tarlaya sahip olduktan sonra kaymakamlıktan bu kişinin işgaline son verilmesini isteme hakkı. Ancak bu hak, müdahalenin öğrenilmesinden sonra 60 gün içinde kullanılır. Şayet bu süre içinde kaymakamlığa başvurulsaydı bu yeri kaymakamlık tahliye ettirirdi. 

Ancak ecrimisil düşünüldüğüne göre 60 günün geçtiğini tahmin ediyorum.


Tamer Heper/Posta Gazetesi


Geri Dön