25 / 07 / 2024

Elektrikli araç mı hesaplı, dizel mi? İşte yanıtı

Elektrikli araç mı hesaplı, dizel mi? İşte yanıtı

Yerli elektrikli otomobil Togg'un satışa sunulması, Tesla'nın Türkiye'ye geleceğini açıklaması ve diğer markaların da yeni elektrikli modellerini Türkiye'ye getirmek için gün sayması, tüketicinin karşısına hiç olmadığı kadar çok alternatif yaratıyor. Peki dizel araçlar mı hesaplı yoksa elektrikli ar


SENTEZ MEKANİK 10. YIL DÖNÜMÜNÜ KUTLADI!


KISA VE UZUN MENZİLDE MALİYET AYNI
Bilindiği üzere, yerli otomobil Togg dahil olmak üzere, piyasadaki elektrikli otomobillerin birçoğu kısa ve uzun menzil seçenekleri ile satışa sunuluyor.

Sektör ortalamasında kısa menzil 300 kilometre, uzun menzil ise 500 kilometre aralığında değişiyor.

Hesaplamamızda, kısa menzile sahip bir elektrikli otomobilin bataryasının kapasitesinin 50 kWh olduğunu kabul edersek, şarj istasyonlarında kW başına ortalama 7.5 TL ücret istendiği göz önüne alındığında, bataryanın 375 TL'ye dolacağı anlaşılıyor. 300 kilometrelik menzil değeri ile birlikte bu otomobil kilometre başına 1.3 TL'lik elektrik tüketecektir.

Aynı yöntem ile, 85 kWh kapasiteye sahip uzun menzilli bir elektrikli otomobilin de bataryasının 640 TL'ye yakın bir tutara dolacağı söylenebilir. Bu otomobilin de menzil değerini 500 kilometre şeklinde ele alırsak, kilometre başına yine 1.3 TL'lik elektrik tüketimi karşımıza çıkıyor.

Şimdi gelelim, akaryakıtla çalışan otomobiller için yaptığımız yıllık kilometre maliyetine.

Elde ettiğimiz sonuçlar, hem uzun hem kısa menzile sahip elektrikli otomobil ile yılda 20 bin kilometre yapılması durumunda, 26 bin TL'lik bir maliyet ortaya çıkarıyor.

Bu değer, yukarıdaki satırlarda ele aldığımız dizel otomobil örneği ile aynı olması bakımından dikkat çekiyor.

ÖTV AVANTAJI VAR
Burada her ne kadar kilometre başına yakıt/elektrik maliyetleri aynı olsa da, otomobile sahip olma ve yıllık bakım maliyetlerini de unutmamak gerekir. Günümüzde aynı segmentte bir elektrikli otomobilin ÖTV'si yüzde 10 iken, dizel ve benzinli otomobillerde bu oran yüzde 80'e çıkıyor.

Dolayısı ile ilk satın almada elektrikli otomobilin görece bir avantajı oluşuyor. Bu otomobillerin motor aksamı olmadığından bakım maliyetlerinin de akaryakıt ile çalışan otomobillere göre daha düşük olduğunu bilmek gerek.
Fakat, ilk satın alma maliyetindeki avantajına karşın, şarj sürelerinin en kısa 25 dakika olması ve istasyon sayılarının da ihtiyacı karşılayacak noktada olmaması bir dezavantaj olarak karşımıza çıkıyor.

Bu noktada,Türkiye'deki her bir elektrikli araç başına 0.45 adet şarj istasyonu düştüğünü belirtelim. Yollardaki elektrikli otomobil sayısındaki artışa karşın, istasyon yatırımlarında aynı oranda artış beklenmiyor oluşu ise, araç başına düşen istasyon sayısını azaltabilir.


Geri Dön