Emlak yasasını emlak zincirleri istemiyor!
Türkiye’nin en büyük ticaret odası İstanbul Ticaret Odası’nın Meslek Komitesi ve Meclis üyesi seçimleri 9 Nisan'da yapıldı. Ulvi Özcan, Facebook hesabında İTO seçimleri ardından bir yazı kaleme aldı...
1999 – 2009 yılları arasında İstanbul Ticaret Odası (İTO) 16. Dönem Emlak Müşavirliği Meslek Komitesi Üyesi/Başkan Vekili, 17. Dönem Meclis Üyeliği görevlerini de bulunan Ulvi Özcan, 9 Nisan 2018 Pazartesi günü yapılan İTO seçimleri ardından Facebook hesabında manifesto sayılacak nitelikte bir yazı kaleme aldı. İşte Özcan'ın yazısı;
BİR SEÇİMİN ARDINDAN
Değerli Meslektaşlarım, Değerli Dostlarım ;
Ciddi bir tempo ve yorgunluk sonrası ancak kendime geldim ve kendimce bir seçim değerlendirmesi yapmak istiyorum.
Uzun zamandır emek harcadığımız İstanbul Ticaret Odası seçimleri 09.04.2018 günü yapıldı. Kendi adıma 6 aylık, seçim tarihi açıklandıktan sonra 2 aylık sürecin sonu tamamlandı ve küçük bir farkla kaybettik...
Resmi rakamları bilmemekle birlikte 3 liste 250’nin üstünde oylarla, birbirine yakın oy alarak yarışı tamamladılar. Kazanan biz olmadık, Sayın İbrahim Bozan’ın TURUNCU listesi kazandı, kendilerini kutluyorum.
Ama ben bu süreçte çok güzel dostlar tanıdım, onlar beni tanıdı, birbirlerini tanıdılar...
Biz ekip olarak bu sürece "kalite" kattığımıza inanıyorum ve bu konuda iddialıyım ...
Seçim beyannamesi hazırladık, web sayfası yaptırdık, sosyal medyayı kullandık, postayla el broşürü dağıttık, insanlara ulaştık, vs... Biz yaptırınca rakipler de yaptırdı ve kalite bu anlamda biraz daha yukarı çıktı …
Çok yorulduk ama değdi yorulduğumuza ; kaybettiğimize de üzülmüyorum...
Üzüldüğüm 3 şey var bu süreçte ...
1) İnsanımızın demokratik hakki/namusu olan "OY"unu ; cemaatlere, markalara, hemşerilerine, partilerine satmış olmaları, en kibar tarifiyle ‘’HATIR İÇİN’’ kullandırmaları ...
2) Bu meslekten ekmek yiyen hukuğumuz olan insanların "bana değil" kendi ekmeklerine "BİZ"e sahip çıkmamaları ...
Daha üç-beş ay önce süresiz sözleşmeleri yok sayılıp, süreli sözleşmeye çevrilmeye çalışılan ve sözleşme ücreti istenen Turyap temsilcilerinin çoğu sadece seçimlerde ‘’BİZ’’ olduğunu iddia eden ‘’BEYAZ LİSTEYE’’ oy verdiler ; aldığımız oy, hesap ortada …
Şimdi yeni ödentileriyle yeni sözleşmeler kapıda HAYIRLI UĞURLU OLSUN kendilerine.
Çünkü artık seçim bitti, artık Turyap yönetimiyle ‘’BİZ’’ değiller bir dahaki seçime kadar.
Hediyesi de bazı temsilcilerin 250-300 metre ötesine yeni bir temsilcilik verilmesi.
Umarım sosyal medya takip eden danışmanları yazdıklarımı Sayın Azmi Zeki SARIBAY’a rapor ederler de, kendisi beni haklı çıkarmamak için bu rafa kaldırdığı projesini işleme koymaz, benim de bizim listemize oy vermeyen değerli meslektaşlarıma,arkadaşlarıma bir jestim olur…
3) Bu ülkede hep siyasetin yapılma şekli olan MİLLİ, YERLİ noktasından hareket edilerek GÜÇBİRLİĞİ – BEYAZ LİSTE’nin (Turyap + Remax + Realty World + Coldwell Banker) yıpratılmaya çalışılmasıydı. Bu çok düzeysizce bir eleştiriydi. Bugün ülkemizdeki FRANCHASING sistemi dünyadaki örneklerine göre çok kötü olmasına rağmen, bu sistemi yok sayamayız. Bu sistem ülkedeki emlakçılığın gelişmesi için çok büyük katkılar sağlamıştır.
Ben de dünyadaki örnekleriyle bizdeki FRANCHASING sisteminin ilgisi olmadığını, ülkede EMLAK YASASININ ÇIKMASINI EN ÇOK BU FRANCHISOR FİRMALARININ İSTEMEDİĞİNİ, ÇÜNKÜ DÜZENSİZLİK İÇİNDE DÜZENLERİ OLDUĞUNU iddia ettim, ediyorum.
Ayrıca franchasing sisteminden isim hakkı alan FRANCHISEE (isim hakkı kiralayan) ile piyasadaki emlakçı aynı safta aslında. Piyasada emlak pazarı büyümezken, emlakçı sayısının artmasından HEPİMİZİN ORTAK MAĞDUR OLDUĞUMUZU ANLATMAYA ÇALIŞTIK VE ÇALIŞIYORUZ …
Ama her ne olursa olsun eleştiri üslubu bu olmamalıydı …
Değerli dostlarım sadece bana söz veren insanların en az yarısı gelmedi. Buna rağmen hiçbir üst örgütlenmesi olmayan, sadece gönül birlikteliği olan bir ekip olarak 19 oy daha alsak biz kazanıyorduk...
Bir de kazananlara destek veren insanları görseydiniz şaşırırdınız. Sanki bir aşiret otobüslere bindirilip getirilmiş. İlk sandığı biz 154, 131 kazandık. Ama yakın tarihte kayıtların yapıldığı 2. sandıkta onlar ône geçtiler ve kazandılar.
Ben bu insanlara kızmıyorum, kendilerince, akıllarının erdiğince doğruyu yaptılar. Ama 5 yılda bir yarım gününü ayırmayan ve ODA’lar para tuzağı hiçbir şey yapılmıyor diyen SÖZDE MESLEKTAŞLARA ne demeli ? Uyandıklarında eskilerin tabiriyle ‘’ÜSKÜDAR’DA SABAH OLDU…’’ demeyiz umarım…
Benim için en önemli ve güzel olan katılım oranının % 100’ün üzerinde oy almasaydı. Bu vesile seçime katılıp, bize oy veren-vermeyen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Önemli bir mazereti dışında katılmayanlara teşekkür etmiyorum, şapkalarını önlerine alıp düşünsünler. Umarım sonuçtan da memnun kalırlar …
Son sözü seçimi kazanan meslektaşlarıma söylemek istiyorum. Kötü bir 4 yıl sonrası, çok güzel bir seçim kampanyası yürüttünüz, salona hakim oldunuz sizi kutluyorum. Seçim kampanyanızda gösterdiğiniz başarıyı, çalışma döneminizde gösterdiğinizde bizim vekilimizsiniz.
Çalışmalarınızı yakın takip edip, arzu ettiğiniz takdirde her tür katkıyı vermeye hazırız. Çünkü siz iyi işler yaparsanız biz kazanırız … Ancak verimli olmadığınız takdirde bugünkü yaptığımız eleştirileri yapma hakkımızın saklı olduğunu bilmenizi isterim…
Saygı ve Selamlarımla,
Ulvi Özcan
