Enflasyonun düşmesi faizlere nasıl yansıyacak?

Türkiye'nin 1 numaralı emlak ve konut editörü Tebernüş Kireçci, kendi Twitter hesabı http://twitter.com/TebernKireci1'den "Enflasyonun düşmesi faizlere nasıl yansıyacak?" başlıklı analizini kaleme aldı. İşte Kireçci'nin 10 maddelik analizi...

1) Enflasyon rakamları açıklandı. Enflasyonda düşüş eğilimi sürüyor. Önümüzdeki dönemde bu düşüş eğilimi devam edecek. Nereye kadar? Hedef kredilerde gelecek yıl tek haneleri göstermek.

2) Enflasyonun düşüşüyle beraber faizler de düşüş eğilimini sürdürüyor. MB gelecek toplantıda faiz oranlarını muhtemelen 250 baz puan daha indirecek. Ama faiz indirimleri geç yapılıyor. Faizler yükselirken ani tepki veren bankalar faiz indirimlerinde "Bir gün bir gündür" mantığıyla yaklaşıyor.

3) Çok kurumsal görünen yapılar  iş kendi çıkarlarına gelince "kırıkçılık" yapıyor. Kırıkçılık bununla da bitmiyor. Yeniden yapılandırmalarda yüksek faiz oranı uygulanıyor. Bazı yeniden yapılandırmalarda istenilen faiz oranı fahiş. Gerekçe hazır: Kredi puanınız düşük.

4) Türkiye'de müşteri borcuna sadık. Ama bu fahiş faiz oranları özellikle ticari kredilerde konkordato ve iflas  rüzgarına neden olabilir. BDDK ve ekonomi yönetiminin bu konuda hassasiyet göstermesi gerekiyor. Yoksa yaşanılacak yalancı baharda "dolu"ya yakalanabiliriz.

5) Dosya parası ya da komisyon, aidat veya diğer ücretlere çeşitli gerekçelerle fahiş zamlar yapılıyor. Kamu bankaları bu konularda daha insaflıydı. Onlar da zaman zaman kantarın topuzunu kaçırıyor. Yabancı ortaklı bankaları aratmıyor:)

6) Konut ve taşıt kredisi faiz oranı daha fazla düşer mi? Normal koşullarda kamu bankalarını uyguladığı oranlar iskontolu. Gelecek yılın faiz oranları. İndirim yapılırsa sürpriz olur.

7) Yaşayacağımız yalancı baharda yatırım için borçlanmayın. İhtiyacınız olanları alırken borçlanılabilir. Elden geldiğince borçlanmaktan uzak durun.

8) Hiç bir şey fiyatı ucuz ya da faiz oranı düşük olduğu için alınmaz. İhtiyaçsa alınır. İhtiyaç değilse alınmaz.

9) Faiz oranlarının inmesini isteyen Avrupalı kreditör bankalar. Yani Türkiye'deki bankalara kredi veren "büyük patron"lar. Kredilerin ödenmemesi yerine düşük faiz oranıyla tahsilatını istiyor.

10) Durum buyken bizim yerli bankalar patrondan daha çok patronculuk yapıyor. Bunu da kazancı artırmak için yaptıklarını söylüyorlar. Bilmedikleri şu: Müşteri yaşarsa banka yaşar. Müşteri batarsa banka batmaz. Ama kazancı düşer:) 

Analizlerimin tamamına Buraya tıklayınız adresinden ulaşabilirsiniz. Beğenen ve retweet yapanlara teşekkür ederim.

EYT'ler ve Z kuşağı anlaşılmadan işsizlik sorunu çözülemez!

Tebernüş Kireçci'yi Twitter'den takip etmek için tıklayınız

Tebernüş Kireçci'nin yazılarını okumak ve yorum yapmak için tıklayın