Eski abonenin su borcunu kim öder?
Mesken ve işyerlerinde aboneliklerden kullanıcı sorumlu oluyor. Kullanıcıların ödemediği abonelik borçları, yeni maliki bağlar mı? Eski abonenin su borcunu kim öder? İşte yanıtı..
Eski abonenin su borcunu kim öder?
Mesken ve işyerlerinde aboneliklerden kullanıcı sorumlu oluyor. Kullanıcıların ödemediği abonelik borçları, yeni maliki bağlamıyor.
Ancak kimi zaman eski malikin borcundan dolayı yeni malike abonelik açtırılmıyor. Bu gibi durumlarda yeni abonelik tesisi için başvurulduğunun ancak eski abonenin borcu yüzünden yeni sözleşme imzalanmayacağının yanıtı yazılı olarak talep ediliyor.
Daha sonra Muarazanın men'i davası açıp su dağıtım şirketinin abonelik sözleşmesi imzalaması sağlanabiliyor. İlgili Yargıtay Karar örneği aşağıda yer alıyor:
T.C.YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/17444
K. 2004/7862
T. 24.5.2004
• MUARAZANIN MEN'İ TALEBİ ( Su Tekelini Elinde Bulunduran Kamu Kurumunun Borcu Bulunmayan Kişiyle Abonelik Sözleşmesi Yapması Mecburiyeti - Önceki Kiracının Su Borcunun Bulunmasının Yeni Kiracıyla Sözleşme Yapılmasına Engel Olamayacağı)
• SU ABONELİK SÖZLEŞMESİNİ YAPMA MECBURİYETİ ( Su Dağıtım Tekelini Elinde Bulunduran Kamu Kurumunun Önceki Kiracının Su Borcu Nedeniyle Yeni Taşınan Kişiyle Sözleşme Yapamayacağına İlişkin Yönetmelik Hükmünün Geçersiz Olması)
• KİRACININ SU BORCUNU ÖDEMEDEN TAŞINMASI ( Yeni Taşınan Kiracının Su Aboneliği Talebi - Su Tekelini Elinde Bulunduran Kamu Kurumunun Borcu Bulunmayan Yeni Kiracıya Su Vermek Zorunda Olması)
• BORÇTAN DOLAYI SUYU KAPATILAN DAİRE ( Abone Olan Kiracının Tahliye Ettiği Daireye Taşınan Yeni Kiracının Abonelik Sözleşmesi Talebi - Su Tekeline Sahip Kamu Kurumunun Borcu Olmayan Kişiyle Sözleşme Yapması Mecburiyeti)
ÖZET : Su tekelini elinde bulunduran kamu kurumu olan davalının abonelerle yaptığı abonelik sözleşmesi iltihaki sözleşme niteliğinde olup, somut olayda olduğu gibi su tekelini elinde bulunduran kamu kurumu, alacağını kendi abonesinden isteyebilir. Sözleşme yapma tekeli elinde bulunan bu gibi kamu kurumlarının borcu olmayan kişilerle abonelik sözleşmesi yapması zorunludur. Davalı kurumun çıkardığı yönetmelikte aksine bir hüküm bulunması da sonucu değiştirmez. Aksine bir durumun kabulü borcu bulunmayan şahsın, tekeli elinde bulunduran kurumun sözleşme yapmaması nedeniyle mağduriyeti sonucunu doğurur ki bunun da kabulü mümkün değildir. Mahkemece değinilen bu yönler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, 57/A numaralı işyerinin maliki olduğunu, taşınmazın uzun zamandır kirada bulunduğunu ve taşınmazda kullanılan su aboneliğinin de dava dışı 3. şahıs adına yapıldığını, davalının taşınmazda kullanılan suyu abone olan kiracının borcunu ödememesi nedeniyle kapattığını, ancak kiracının taşınmazı tahliye etmesine rağmen davalının önceki kiracının su borcundan dolayı suyu vermediğini ileri sürerek muarazanın meni ile suyun açılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, yönetmeliğin 31/3 maddesi uyarınca önceki su borcu ödenmediği için davacının yeni abone olamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, BUSKİ tarifeleri yönetmeliğinin 31/3 maddesi gereğince abonelik sözleşmesi devam ederken borç tasfiye edilmeden aboneliğin feshi veya yeni bir abonelik sözleşmesi düzenlenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dava konusu taşınmazın maliki olduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Abone olan kiracının mecuru tahliye ettiği kiracının ve ondan sonraki kiracıların su parasını ödemediği davalının da kiracılar aleyhinde icra takibi yapıp bir kısım su bedelini tahsil ettiği ancak taşınmazın suyunun kesik olduğu dosya içindeki belgelerden ve taraf beyanlarından anlaşılmaktadır. Davacı, taşınmazda bulunan kiracılar tarafından kullanılan suyun bedelinin ödenmemesi sebebiyle kendisinin abone yapılmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalının su tekelini elinde bulunduran kamu kurumu niteliğinde bulunduğunda duraksama yoktur. Su tekelini elinde bulunduran kamu kurumu olan davalının abonelerle yaptığı abonelik sözleşmesi iltihaki sözleşme niteliğinde olup somut olayda olduğu gibi su tekelini elinde bulunduran kamu kurumu alacağını kendi abonesinden isteyebilir. Sözleşme yapma tekeli elinde bulunan bu gibi kamu kurumlarının borcu olmayan kişilerle abonelik sözleşmesi yapması zorunludur. Davalı kurumun çıkardığı yönetmelikte aksine bir hüküm bulunması da sonucu değiştirmez. Aksine bir durumun kabulü borcu bulunmayan şahsın, tekeli elinde bulunduran kurumun sözleşme yapmaması nedeniyle mağduriyeti sonucunu doğurur ki bunun da kabulü mümkün değildir. Mahkemece değinilen bu yönler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yarama ( BOZULMASINA ), peşin harcın istek halinde iadesine, 24.5.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlk su abonelik ücreti 2015!
Işıl Seren KESKİN/Emlakkulisi.com