Gayrimenkul fırsatçıları ucuz mülk peşinde!

Üst üste açıklanan raporlar gayrimenkul sektöründeki durağanlığı ortaya çıkardı. Üretim ve satışların daraldığı sektörde stokların eritilmesi için çıkış yolu arayan şirketler projelerindeki fiyatları artırmadı. 

Durum fırsatçıları 

Yeni Akit Gazetesi'nden Mehmet Canıtatlı'nın haberine göre, konut satışlarının 2018 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2,41 oranında düşerek 1 milyon 375 bin 398 adet seviyesine gerilemesi beklentileri karşılamadı. İster yeni ister ikinci el olsun yaşanan daralma üretici, alıcıyı ve satıcıyı olumsuz etkiledi. Piyasayı önce bir miktar aşağıya indirip paniğe kapılan satıcıları bulma avına çıkan fırsatçılar fiyatları yukarı çekti.

Tuzağa düşmeyin

İnşaat maliyetleri başta olmak üzere, konut kredisi faiz oranlarındaki artış ve diğer faktörler yüklenicilerin aleyhine işliyor. Oturum amaçlı ev satın almak isteyenler, piyasadaki güvenin yeniden sağlanmasını bekliyor. Fırsatçılara kanılmaması gerektiğini söyleyen uzmanlar kârlılıkları düşen müteahhit ile mülk sahiplerinin tuzağa düşmemeleri konusunda uyardı.

Kâr marjı düştü, stok arttı

Konut sayısının büyük projeler ise artık yatırımcıları cezbetmiyor. Anahtar tesliminin ardından ikinci el piyasasına giren mülklerin satış ve kiralanmalarında karşılaşılan sıkıntıların artması yatırımcıları etkileyen en büyük etken. 2016'da kadar İstanbul’daki markalı projelerde ön satışla anahtar teslim arasında geçen ortalama iki yıllık sürede primlenme oranı yüzde 40 – 50’leri bulurken, şimdi bu oran yüzde 20’lerin altında kalıyor. Daire fiyatlarına yapılmayan zamlar, stok artışı ve bazı yatırımcıların dairesini hemen satıp projeden çıkması fiyatları dalgalandırıyor.

Plaza mezarcıları arttı

Piyasadaki daralmadan yararlanarak stoktaki mülkleri daha ucuza mal edenlerin sayısı geçen yıla göre artış gösterdi. Uzmanlar, yüzde 35-40 daha ucuza kapattığı mülkleri piyasasının normalleşme süreciyle birlikte yüksek fiyata satmayı planlayan fırsatçılara karşı uyardı.

Telefonla yakın markaj taktiği

Geçmişte herhangi bir markalı konut projesinde çalışmış olanlar ya da emlakçılık yapanlar projelerin özel müşteri listelerini elde eder etmez, hemen telefonla aramaya koyuluyor ve mülk sahiplerine ‘’Dairenizi satıyor musunuz?’’ diye teklif ediyor. Vatandaşların bilgi hırsızlığını yapanlara karşı önlem alması gerekiyor.

Hâyâl kırıklığı artıyor

Bu güne kadar topraktan satış dönemi tüketiciye fiyat avantajı, yüksek kâr beklentisi ve ödeme kolaylığı gibi avantajlar sunduğu için konut yatırımcısının ilk tercihiydi. Firmaların bu süreci uzun tutması yatırımcının beklentilerini karşılayamıyor. Arsa fiyatlarının yükselmesi, döviz kurlarındaki dalgalanma ve konut kredisi faiz oranlarının yükselişi ile arz fazlası gibi konular da vatandaşları yeni arayışlara yönlendiriyor. İmkânı olan bütçesine göre arsa alıyor. 

Ev alanın yüzde 10 kar elde edin

Gayrimenkul uzmanlarının ortak görüşüne göre konut fiyatlarının dip yaptığı dönem bitti. Yetkililer, bugünlerde ev satın alanların yaz aylarında yüzde 10’a varan oranda kâr edeceklerini söylüyor. Enflasyonun yüzde 20 seviyesinde, inşaat maliyet endeksinin ise yüzde 20’nin üzerinde artış gösterdiğini belirten yetkililer, ’’Şimdi her müteahhit elindeki stok için mücadele ediyor. Alınan inşaat ruhsat sayısında keskin bir düşüş var. Önümüzdeki dönemde arzın minimum seviyede olması ihtimalinde bile piyasa genelinde konut fiyatları artacak“ diyor.

İnce eleyip sık dokuma zamanı

Konut üreticilerinin, artık vatandaşların sadece cazip fiyat beklentilerine göre hareket etmeyecek bir noktaya doğru gittiğini söyleyen Türkiye’nin gayrimenkul platformu GYODER’in Genel Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, “Tüketicilerin beklentileri yeni trendlerin doğmasına neden oldu. Tabii ki bu noktada piyasa dinamikleri de önemli. Şu anda kredi faiz oranlarının yüksekliği vatandaşların alım psikolojisini etkiliyor. Bu konuda adımlar atmak gerekiyor. Ayrıca inşaat geliştiricisi olan firmaların sürü psikolojisiyle ‘o marka bu lokasyonda ise ben de olmalıyım’ düşüncesinden vaz geçmesi yerinde olur. Artık doğru lokasyonlarda doğru zamanda projeler geliştirme zamanı. Bütün bunları yaparken, gerçekleştirilmiş araştırmaları da göz ardı etmemek gerekiyor. Geçen yıl GYODER olarak hem yatırımcılara hem de üretici firmalara rehber niteliğinde olacak eskilerden kalma bazı doğrularının yanlışlığını ortaya çıkaran, kapsamlı bir araştırma yapmıştık.  Ortaya çıkan rapor, bizlere ince eleyip sık dokuma zamanını yaşadığımızı ortaya koydu. Piyasadaki ayıklama mevsimi geçtikten hemen sonra bence sektör ayağı daha sağlam bir şekilde basarak yoluna devam edecektir” açıklamasında bulundu.