Heybeliada Sanatoryumu kaderine terk edildi!
Türkiye’nin ilk verem hastanesi olarak 1924 yılında Atatürk’ün isteğiyle kurulan, veremli hastaların yıllarca şifa bulduğu Heybeliada Sanatoryumu, 9 yıldır kapalı...
Türkiye’nin ilk verem hastanesi olarak 1924 yılında Atatürk’ün isteğiyle kurulan, veremli hastaların yıllarca şifa bulduğu Heybeliada Sanatoryumu, 9 yıldır kapalı...
Türkiye'nin ilk verem hastanesi olan Heybeliada Sanatoryumu çürümeye terk edildi. 1924 yılında Atatürk’ün emriyle kurulan ve 81 yıl boyunca hizmet veren tarihi Heybeliada Sanatoryumu kaderine terk edilmiş durumda. 224 dönüm arazinin içinde bulunan, Rumlar döneminden kalan tarihi bina, ağaçlarla çevrilmiş tepenin tam ortasında harabe halde duruyor.
Türkiye’nin ilk verem hastanesi olan Sanatoryum, 1924’te Atatürk’ün emriyle Heybeliada’nın Çamlimanı Mevkii’nde 16 yataklı olarak açıldı. “İnce hastalık” denen veremli hastaları tedavi amacıyla kurulan hastane, temiz havası, binayı çevreleyen çam ağaçları, özel doktor ve hemşireleri ile kısa sürede veremliler için şifa yeri oldu.
DEPREMDE HASAR GÖRDÜ
Hastalar burada et, süt, bal gibi ürünlerle beslendi. 1940’lı yıllarda idare ve hemşireler için ayrı binalar inşa edilerek hastanenin imkânları genişletildi. Sanatoryumun temiz havası ve güçlü beslenme, dönemin en iyi tedavi şekli oldu. Yıllarca veremin en iyi tedavi edildiği merkez olan sanatoryum, ilk darbeyi 1980 yılında aldı. Sağlık Bakanlığı, desteğini azaltınca sanatoryum eski günlerini arar hale geldi.
Bir darbe de 17 Ağustos 1999 tarihindeki depremle geldi. Sanatoryum binaları hasar gördü. Duvarlarda oluşan büyük çatlaklar, yıkılan bazı kısımlar ve dökülen sıvalar hastalar için risk oluşturdu. Hastalar bir süre binalara giremedi. Binaların bir kısmı faaliyete geçti, bazıları da restore edildi.
HASTA YOK, ULAŞIM ZOR
Hasta sayısının azalması ve adaya ulaşım zorluğu dikkate alınarak 2005’te kapatıldı. Hastalar ve personel, Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları Hastanesi’ne gönderildi. 2009 yılında ise tarihi bina çıkan yangınla harabeye döndü. 224 dönümlük arazideki bina, grupları şu anda kullanılamaz halde ve harabeyi andırıyor. 2013’te “özelleştirileceği” iddialarıyla gündeme gelen ancak bu iddiaların yalanlandığı sanatoryum, yıllardır kaderine terk edilmiş durumda. 2013’te “özelleştirileceği” iddialarıyla gündeme gelen sanatoryumdan geriye kalanlar yıkık binalar ve bir bekçiyle korunan yeşil bir arazi...
ADA HALKI HASTANE OLSUN İSTİYOR
Ada halkı ise durumdan hoşnutsuz. Sanatoryumun hastane olarak açılmasını isteyen ada halkı, daha önce hastane olmadığı için yaşanan acı olayları hatırlattı.
BİNALAR, HARABEYİ ANDIRIYOR
Tarihi Heybeliada Sanatoryum binası, 2009 yılında çıkan yangınla harabeye döndü. 224 dönümlük arazideki bina grupları şu anda kullanılamaz halde ve harabeyi andırıyor.
81 YIL HİZMET VERDİ
1924-2005 yılları arasında hizmet veren sanatoryum, adanın güney tarafındaki Çam Limanı’na bakan bir tepede, İsviçre’deki bir sanatoryum model alınarak inşa edildi. Başlangıçta 16 yatak kapasiteli olan sanatoryum, ilerleyen yıllarda 100’ü doktor ve hemşire olmak üzere 250 personeli ve 660 yatak kapasitesiyle dev bir tesise dönüştü. Burası, İsmet Inönü, yazar Rıfat Ilgaz ve şair Ece Ayhan gibi isimlere de hizmet verdi. Prof. Dr. Siyami Ersek gibi uzman doktorlar yetiştirdi. “Kelebeğin Rüyası” filmi için sanatoryum binaları restore edildi.
Habertürk