Kentsel dönüşüm sistemi tehlikeye girebilir...
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri kapsamında bina inşaatı maliyet endeksi, Kasım ayında bir önceki senenin aynı ayına oranla yüzde 66,06, malzeme endeksi yüzde 52,38 arttı. İşte haberin detayları.
İnşaatta işçilik endeksinde ise yüzde 110,73’lük tırmanış dikkat çekti. İnşaattaki işçilik maliyetlerinin enflasyonun neredeyse iki misli yükselişi arka planda çok daha büyük problemlere işaret ediyor. İnşaat işçisi kıtlığının kısa vadede çözümü çok da kolay olmuyor.
ekonomim.com'dan Sadi Özdemir'in yazısına göre; 6 Şubat Depremlerinden etkilenen şehirlerde 200 binden çok yeni konutun inşaatı devam etmektedir. Buna göre, toplamda buralarda yaklaşık 800 bin konut üretilmesi gerekiyor. Bir taraftan da Marmara Bölgesi’ndeki muhtemel bir depreme karşı İstanbul’da kentsel dönüşümün hızlanması şart. İstanbul’da da 300 bine yakın riskli konutun bir an önce kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi şart. Devlet Yarısı Bizden kampanyası ile dönüşüme ciddi mali kaynak da vaat etmiş durumda. Türkiye’nin inşaat sektörü bütün b u operasyonların altından kalkacak güce sahip. Fakat, birçok sektörde olduğu gibi inşaatta da ‘iş gücü yetersizliği ve yüksek maliyet’ sorunu giderek büyüyor. Müteahhitler, finansmana erişimdeki zorluklar, yüksek faiz ve inşaat malzemelerinde yüksek maliyet artışlarıyla uğraşırken şimdi de her hafta yaklaşık yüzde 10 işçi kaybıyla mücadele etmek zorunda. Görüşlerini aldığımız önde gelen müteahhitlik firmalarının patronları, özellikle kentsel dönüşüm sürecinin aksamaması için stratejik kararlar alınmalı.
2018 YILINDAN BERİ İŞ GÜCÜ KAYBEDİYORUZ
Sinpaş GYO Başkan Vekili Ahmet Çelik, Türkiye’nin deprem konularında çok stratejik projeleri olduğunu kaydediyor ve bu nedenle de stratejik kararlar alınmasını istiyor. Çelik, şöyle konuşuyor: “Aslında inşaattaki işgücü kaybı son yıllarda oldu. 2018’den beri sektörde çok sert durağanlık yaşandı. Ciddi küçülme oldu ve işgücümüz başka alanlara kaydı. Yurt dışına gidenler de çok oldu. B süreçte yerlerine yeni işgücü de gelmedi ve açık gittikçe büyüyerek devam etti. Taşeronlar da işini yetiştiremiyor. Kim daha çok verirse oraya gidiyor. Şu anda işçilerimiz saha mühendisinden iki üç misli daha yüksek ücret alabiliyor. Deprem ve dönüşüm kapsamındaki stratejik projeler aksamamalı. Yurt dışı müteahhitlik şirketlerimizin tecrübelerinden faydalanalım. Onlar yıllardır yurt dışında işçi çalıştırıyor." dedi.
YURT DIŞINDAN İŞÇİ GELMESİ GEÇİÇİ BİR ÇÖZÜM
TORKAM İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Dereli ise inşaat alanında işçi sıkıntısının çok büyük olduğunu belirtiyor. Dereli şöyle konuşuyor: “Bence, inşaatta işgücü maliyeti yüzde 110’un da çok üzerinde yükseldi. Sektör uzun süredir sıkıntıdaydı ve depremlerden sonra canlanma oldu. Yıkılanların yerine yenileri yapılması için yüzlerce şantiye kuruldu. Bir yandan da kentsel dönüşüm hızlandı. Özellikle deprem bölgesindeki inşaatlarda işçi ve teknik eleman sıkıntısı çok büyük. Bence çözüm için yurt dışından geçici olarak işçi getirmenin kolaylaştırılması lazım. Şu anda herkes bir başkasının taşeronunu, işçisini ayartmaya çalışıyor. İşgücü talebini dengelemek için yurt dışından uzman ekipler getirmenin önü açılmalı. Cezayir, Özbekistan, Kırgızistan’dan getirilebilir. Buan göre, şimdi de işçi takviyesi gerekiyor ve buna çözüm bulunmalı. Tabii ki buna buna süre konulsun, 2 ya da 3 sene süreli işçi getirilsin. Sektör ve piyasa normalleşince son bulur. Bu geçici çözüm maliyetleri dengeler, enflasyonu da olumlu etkileyebilir.” diye konuştu.
BEYKOZ'DA KIRK VİLLALIK PROJE
Yüksekdağ İnşaat’ın, Çamlıca’daki butik konut projesi kapsamında Yüksekdağ Group Başkan Yardımcısı Cemil Yüksekdağ ile birlikte gezdik. Projede satışlar devam ediyor, 2021’in sonbaharında başlayan inşaatta son aşamaya gelinmiş durumda Mayıs ayında tamamlanacak. 11 dönüm arsaya inşa edilen bu butik projede 36 adet dubleks daire bulunuyor. Yaklaşık 4 dönümü yeşil alana ayrılmış, konutlar da dubleks oldukları için her biri büyük ve rahat tasarlanmış. Proje yeri yüksek olduğundan daireler İstanbul Boğazı’nı görüyor, inşaatın işçilik ve malzeme kalitesi çok iyi. Cemil Yüksekdağ ile sohbetimize şantiyeye yakın şirket merkezinde devam ederken kardeşi Celal Yüksekdağ da bize katılıyor. Şirketin geçmişini merak ediyorum. Celal Yüksekdağ, “Malatyalıyız, şirketlerimizi rahmetli babamız Bekir Yüksekdağ kurdu. Babamız Sultanhamam kökenli sanayiciydi. Halen de Kupon Örme olarak kumaş imalatı yapıyoruz. ‘Airfile’ denilen polyester kumaş üretiyoruz. Bu kumaş genellikle Çin’den ithal edilir ki bu açıdan ülkemiz için ithal ikamesini de yapmaktayız. . Bu yıl 70 milyon lira ciro bekliyoruz. Fabrikamızı büyütme kararı da aldık. Yeni makineler alıyoruz, yeni ürünlere gireceğiz. 2 bin metrekare kapalı alanımızı 5 bin metrekareye çıkaracağız” dedi.
Türkiye'de neden dönüşüm yapılamıyor? Bina dönüştürmek resmen açmaza girdi! Gürsel Tekin’den Murat Kurum’a cevap geldi: Yarın Tozkoparan’a gidiyorum! |