Konut sorunu derinleşiyor!
Satış Çözümleri kurucusu, Motto Turkey Yönetim Kurulu üyesi Soner Keleş, Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra derinleşen konut krizinde kısa ve orta vadede hayata geçirilebilecek stratejik adımlarla ilgili önemli değerlendirmeler yaptı...
Satış Çözümleri kurucusu, Motto Turkey Yönetim Kurulu üyesi Soner Keleş, dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerin, Türkiye'nin lokomotif sektörü olan gayrimenkul sektörünü de derinden etkilediğini söyledi. İşte Soner Keleş'in o yazısı...
Pandemi tüm dünyada pek çok ilkin yaşanmasına neden olurken süreçte en çok dalgalanmanın yaşandığı piyasaların başında konut piyasası yer aldı. Konut fiyatlarında pandemide insanların değişen yaşam tarzları ile beraber talebin artması ile rekor yükselişler yaşandı. Yüksek enflasyonist ortamda inşaat malzemeleri fiyatlarında yaşanan hızlı yükseliş, konut üretiminin azalması, yaşanan yoğun göç ile beraber konut fiyatları da rekor seviyelerde arttı. Son beş yıldır küçülme eğiliminde olan inşaat sektöründe arz talep dengesi bozuldu. Yoğun talebe istinaden konut üretiminin azalması barınma krizini doğurdu. Son olarak Türkiye depreme derin bir barınma krizi içerisinden geçerken yakalandı. Depremden önce her yıl 550-600 bin olan konut açığı depremle birlikte ortaya çıkan acil talep artışıyla birlikte önümüzdeki yıllarda konut üretimini ikiye, üçe katlamak zorunda kalacaktır.
Pandemi, kur, yüksek enflasyon, maliyet yükselişi, mülteci nüfusu derken en son yaşanan deprem göçü ile birlikte konut talebinin yüksek olması ve üretimin yeterli olarak karşılanamaması neticesinde “artan konut fiyatları ve kiralar” kamuoyunun gündeminde önemli ölçüde yer tutuyor. Konut fiyat ve kiralarında yaşanan bu ciddi artış barınma ihtiyacı birlikte değerlendirildiğinde konut krizi olarak ortaya çıkmaktadır. 2017 yılında gerçekleşen 1,4 milyon adet olan konut üretiminin son beş yılda 500-600 bin adet seviyelerine gerilemesi, yabancı müşteri talebinin özellikle bazı bölgelerde 2.el pazarda konut fiyatlarının yükselmesine emsal teşkil etmesi, yüksek enflasyonist ortamda konutun paranın değerini koruyan yatırım enstrümanı haline gelmesi de konut fiyatlarının ve kiralarının yükselmesinde diğer bir etken olarak karşımıza çıktı. Birçok sorunun üst üste gelmesi konut krizini daha derin hale getirdi. Depremden etkilenen 13 milyon nüfusun en az yüzde 25 lik kesimin büyükşehirlere göç etmesi, İstanbul içinde zemini güvenli bölgelerde yeni konut arayışının artması diğer taraftan deprem bölgesinde kısa sürede tamamlanması planlanan yüksek konut üretiminin inşaat sektöründe hem malzemede hem de işçilik maliyetlerinde artış ihtimali olması konut fiyatlarını olumsuz yönde etkileyecektir.
İşte Soner Keleş'in yazısının devamı...