Koronavirüs salgınının inşaat ve gayrimenkul sektörüne etkisi!

Denetim, vergi, danışmanlık, risk danışmanlığı ve finansal danışmanlık alanlarında hizmette bulunan Deloitte Türkiye, “COVID-19 sonrasında Tedarik Zincirinde Kazananlar ve Kaybedenler” raporunu yayımladı. 

Dünya'da yer alan habere göre; 28 Nisan ve 15 Mayıs tarihleri arasında Türkiye’de farklı sektörlerden 314 üst düzey yöneticinin katılımıyla düzenlenen araştırmada toplamda 9 sektör belirlendi. Büyüme tahminlerinin çoğunlukla geçtiğimiz yılın korunması veya negatif yönlü olarak öne çıktığı rapor sonucunda, turizm ve otelcilik, inşaat ve gayrimenkul ile endüstriyel ürünler sektörü bu sene için yüzde 20’den fazla küçülme planlanırken, teknoloji, medya ve telekom sektörü ise yüzde 10’a yakın bir büyüme planlanıyor.

Hangileri büyüyecek?

Teknoloji, medya ve telekom sektörü yüzde 61 oran ile mal ve hizmet yönetiminde dijital teknolojilerden en fazla yararlanan sektör oluyor. Diğer sektörlere göre salgının etkilerini belirlemesiyle ilgili daha iyi bir konumda olarak, katılımcıların yüzde 67’si yüksek performans gösterildiğini ifade ediyor. Hizmet seviyelerinin düşmesi sektördeki şirketlerin en çok etkilendiği alan olarak öne çıkarken, katılımcılar gelecek dönem içerisinde farklı iş modellerine odaklanmayı planlıyor.

Turizm ve otelcilik

Turizm ve otelcilik sektörü katılımcılarının yüzde 96’sı şirket içerisinde veya hükümetin aldığı tedbirler ile nakit pozisyonlarını 6 aydan fazla koruyamayacaklarını ifade ederken; 2020’de şirketleri için yüzde 20’den fazla küçülme öngörüyor. Talebin ve nakit akışının azalmasından yüksek derecede etkilenen şirketlerin yüzde 86’sı gelecek dönemde finansal risklerin yönetiminin çok önemli olacağını düşünüyor.

İnşaat ve gayrimenkul

İnşaat ve gayrimenkul sektörü salgından en çok etkilenen sektörler arasında yer alıyor. Katılımcıların yüzde 75’i bu yıl sektörde yüzde 20’den fazla küçülme beklerken; yüzde 88’i ise salgının sektör üzerinde bulunan etkilerini anlayamadığını ve belirleyeceklerini ifade etti. Talebin düşmesi, iş gücü hareketliliği kısıtlamaları ve nakit akış problemleri en çok etkilenen alanlar olarak ön planda yer alırken, salgının ardından finansal riskleri yönetmek ve alternatif iş modellerine odaklanmak öncelikli hedefler arasında yer aldı.