Küresel gayrimenkul krizi yaklaşıyor mu? Emlak krizi finans sektörünü etkileyecek mi?

İnsanlar Atlantik’in her iki yakasında da yüksek faiz oranlarına karşı mücadele etmekle uğraşıyorlar. Geçtiğimiz hafta İngiltere Merkez Bankası, politika faizlerini 25 baz puan yükseltme kararı aldı. Bu karar, finansal piyasalar tarafından önceden bekleniyordu yine de yüksek faiz oranlarının finansal sistem üzerindeki etkileri konusunda endişeler devam ediyor.

The Telegraph’ın haberine göre BOE “kusursuz bir enflasyon kontrolü” stratejisine sahip. Bankanın son tahminleri, İngiltere’nin resesyondan kaçınacağını ve enflasyonun önümüzdeki iki yıl içinde %1 düşeceğini öngörüyor. Finansal piyasalar, BOE’nin önümüzdeki dönemde iki kez daha 25 baz puanlık faiz artışına gideceğine inanıyorlar ve bu da orta ve uzun vadeli faiz oranlarının daha yüksek olacağı anlamına geliyor.

Genellikle konut piyasasında krizler meydana geliyor 

Yüksek faiz oranlarının ekonomide ciddi sorunlara neden olduğu ve özellikle konut piyasasında sıkça görülen krizlere yol açtığı biliniyor. 2007-2009 Küresel Finans Krizi’nin nedeni ABD’deki sub-prime mortgage piyasasındaki krizdi.

İngiltere’de ise, Küresel Finans Krizi, mortgage kredi kuruluşu Northern Rock ile özdeşleştiriliyor. 1990’ların başında faiz oranlarının %15 seviyesinde tutulması ülkede resesyon yaşanmasına neden oldu. İşsizlik oranı %10’un üzerine çıktı ve hane halkları mortgage krizi ile mücadele etmek zorunda kaldı. Bazı evlerde ise, ödenemeyen mortgage borçları mülk değerinin üzerine çıkmıştı. Ticari gayrimenkul piyasasındaki sorunlar da Atlantik’in her iki yakasında büyük zorluklara neden olabiliyor.