Merkez Bankası kararı sonrası Türk ekonomisini neler bekliyor?
Merkez Bankası politika faizini bugün 50 baz puan daha düşürerek yüzde 8,5'e indirdi. Depremin ardından piyasada faiz indirimi beklentisi artmıştı.
Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), bugünkü (23 Şubat Perşembe) toplantısında politika faizini 50 baz puan daha düşürme kararı aldığını açıkladı.
Banka, politika faizini % 8,5’e indirdi.
Piyasada faiz indirimi beklentisi, Anadolu Ajansı ve Bloomberg anketinde ortalamada 100 baz puan, Reuters anketinde 5ise 0 baz puan olmuştu. ABD’nin ünlü bankaları JPMorgan ve Morgan Stanley de 100 baz puanlık indirim tahminlerini açıklamıştı.
TÜİK, 2023 yılı Ocak ayı için aylık enflasyonu yüzde 6,65, yıllık enflasyonu yüzde 57,68 olarak açıklamıştı.
Bankadan yapılan açıklamada “Kurul, bu ölçülü indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir” denildi.
‘GELİŞMİŞ ÜLKELERDE RESESYON ENDİŞELERİ SÜRÜYOR’
PPK açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 9'dan yüzde 8,5'e indirilmesine karar vermiştir.
Yakın dönemde iktisadi faaliyete ilişkin açıklanan veriler tahmin edilenden daha olumlu seviyelerde gerçekleşmesine rağmen, jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının da etkisi ile gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon endişeleri sürmektedir.
Türkiye'nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici enflasyonu yüksek seviyelerini sürdürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir.
Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerindeki ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir. Ayrıca finansal piyasalar, durgunluk risklerine karşı faiz artışı yapan merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıtmaktadır.
‘DEPREM EKONOMİK AKTİVİTEYİ ETKİLEYECEK’
Asrın felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna ve büyüme eğiliminde artışa işaret etmekteydi. Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir. Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir.