PAGÇEV ile yılda 110 bin ton geri dönüşümle ekonomiye 300 milyon TL katkı!

Türk plastik sektörünün çatı kuruluşu PAGEV “Sorumlu Endüstri” olmak gerekliliğinden hareketle; yeşil bir gelecek ve sürdürülebilir bir çevre için PAGÇEV’i (Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi) Türk ekonomisine kazandırdı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetkilendirilen 3. geri dönüşüm işletmesi özelliğini de taşıyan PAGÇEV, geri dönüşüme yeni bir boyut kazandırmayı ve yeni bir oluşum olarak farklılaşmayı hedefliyor. Yine sorumlu endüstri olmanın getirdiği bir sorumlulukla PAGÇEV, sadece plastiği değil tüm cam, kağıt, metal gibi tüm ambalaj atıklarının geri dönüşümüne destek oluyor. Ayrıca geri dönüşüm için her türlü çözüm önerisini geliştirme konusunda da öncülük yapıyor.

Günümüzde gelişmiş ekonomilerin kaynağını oluşturan tüm sektörlerin artık “sorumlu endüstri” kavramı doğrultusunda hareket etmeleri gerekiyor. Üretimleri ile ekonomiye değer kazandıran ve ambalaj kullanan sektörler, ürünleri nihai tüketiciye ulaştığında yine ambalajları ile atık oluşumuna sebebiyet veriyor.  Bu doğrultuda söz konusu ambalaj atıklarının tekrardan ekonomiye kazandırılması sorumluluğunun üretim yapan endüstriler tarafından üstlenilmesi gerekiyor. Sonuç olarak sosyal sorumlulukla, kalkınma ve üretim arasındaki dengeyi koruyan; geleceğini, dünyanın ve toplumun geleceğinden ayrı görmeyen sektörler “sorumlu endüstri” olarak kabul edilebilir.

Geri dönüşüm işte tam bu noktada sektörlerin öncelikleri arasında yer almaya başlıyor. Atık ambalajların çeşitli fiziksel ve/veya kimyasal işlemlerden geçirilerek ikincil hammaddeye dönüştürülmesi, üretim sürecine ve ekonomiye kazandırılması ise ancak geri dönüşüm ile mümkün olabiliyor.

Geri dönüşüm ile doğal kaynakların korunması, enerji tasarrufu, atık miktarının azaltılması sağlanırken; geleceğe ve ekonomiye de yatırım yapılıyor. Geri dönüştürülen ambalaj atıklarının ikincil hammadde olarak kullanılacağı alanlar ise ambalajın üretildiği maddeye göre çeşitlilik gösteriyor. Örnek vermek gerekirse;

·         Alüminyum atıklar büyük ocaklarda eritiliyor ve tekrar dökme alüminyum olarak üretiliyor. Saf alüminyumun kullanıldığı bütün alanlarda rahatlıkla kullanılabiliyor.

·         Metal atıklar cinslerine göre ayrıldıktan sonra eritilerek tekrar kullanıma hazırlanıyor. Aerosol, boya tenekesi gibi değişik ambalaj türlerinin üretimi için kullanılıyor.

·         Kağıt atıklar tekrar kağıt olarak üretilir ancak atık kağıt her seferinde özelliğinden yitirdiğinden sürekli olarak geri kazanımı mümkün olmaz.

·         Plastik atıklar öncelikle cinslerine göre ayrılıyor daha sonra geri dönüşüm işlemi uygulanıyor. Geri kazanılan plastikler; montlar, endüstriyel fiberler, golf ve tenis malzemeleri, bahçe mobilyası, çöp toplama kutuları, saksı, oto yedek parçaları, kova ve halı malzemesi olarak birçok alanda tekrardan kullanılabiliyor.

·         Cam atıklar renklerine göre ayrıldıktan sonra geri dönüştürülüyor. Kullanılan her üç cam ambalajdan en az birinin geri kazanılan camdan üretilmesi ise ilginç bir nokta.

·         Kompozit ambalajlar birçok malzemenin birlikte kullanılması ile elde edildiğinden öncelikle ayrıştırma işlemi yapılıyor. Ayrılan kağıt bölüm bir nevi kağıt geri dönüşüm işleminden sonra kağıt mendil, tuvalet kağıdı, oluklu mukavva gibi ürünlerin üretiminde kullanılıyor. Geri kalan alüminyum veya polietilen/diğer malzeme ise çimento fabrikalarında yakıt olarak yada enerji amaçlı yine yakılarak kazanılıyor.

Geri dönüşüm ve geri kazanım sonucu “sorumlu endüstri” kavramını sahiplenen işletmelerin ekonomiye yaptığı katkı her geçen gün biraz daha artıyor.

Türkiye’nin en genç geri dönüşüm işletmesi PAGÇEV ise, ilk etapta toplamda 250 bin ton ambalaj atığını piyasaya süren işletmelerin 110 bin tonluk ambalaj atığının belgelendirme çalışmalarını gerçekleştirecek. Söz konusu geri dönüşümün ülke ekonomisine katkısı ise yaklaşık 300 milyon liraya ulaşacak.

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu “Ülkemiz ekonomisinin sorunları arasında dış ticaret açığı ilk sırada yer alıyor. Geri dönüşüm ise dış ticaret açığımızı azaltır. Toprağa gömeceğimiz atıkları tekrar tekrar kullanarak daha fazla dövizimizin yurtdışına çıkmasına engel olabiliriz. Dönüştürülmeyen atıklar sadece çevreyi değil ekonomimizi de kirletiyor. 2013 yılında atık sektörünün ekonomik olarak 60 bin çalışan ve 1,3 milyar TL katma değer sağlayan bir noktaya geldiğini söyleyebiliriz” dedi.