28 / 04 / 2024

STK'lardan ortak çağrı: Elazığ afet bölgesi ilan edilsin!

STK'lardan ortak çağrı: Elazığ afet bölgesi ilan edilsin!

TSO Başkanı Asilhan Arslan, Elazığ'ın afet bölgesi olarak ilan edilmesini talep ettiklerini açıkladı. Arslan, afet bölgesi ilanı için, "Ağır felaketin yaralarının sarılması ve başta işletmelerimizin ve tüm halkımızın geleceğe güvenle bakabilmeleri açısından zorunlu hale gelmiştir" dedi...



Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), Elazığ Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği, Elazığ Ticaret Borsası bünyesinde 197 Sivil Toplum Kuruluşunun bulunduğu Elazığ STK Platformu ve Elazığ Esnaf ve Kefalet Kredi Kooperatifi Başkanlarının katıldıkları ortak basın açıklamasında bir konuşma yapan Elazığ TSO Başkanı Asilhan Arslan, açıkladığı talep dosyasının ana gündem maddesi Elazığ'ın afet bölgesi ilan edilmesiydi.

TSO Başkanı Asilhan Arslan, “Deprem sonrası ilimizdeki STK temsilcileri ve konusunun uzmanları ile yaptığımız istişare ve ortak çalışmalarla ilimizin geleceğe güvenle bakabilmesi ve şehrin sosyo, kültürel ve ekonomik hayatını normalleştirecek, toplumun huzur mutluluğunu esas alan ve hepsinden önemlisi kendini güvende hissetmesini sağlayacak tedbirleri maddeler hallinde belirleyerek ilimizin deprem sonrası beklentilerini oluşturmuş bulunmaktayız" şeklinde konuştu.

Arslan, deprem sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere,  çok sayıda bakanın, siyasi parti temsilcilerinin, Sivil Toplum Kuruluşlarının ve gönüllü kuruluşların, kısaca toplumun tüm kesimlerinin Elazığ için seferber olduklarını ve yaraların sarılmasına destek olduklarını belirtti. Asilhan Arslan, "Bu süreçte AFAD, Emniyet güçleri, gönüllü kuruluşlarımız, ilimiz STK’ları bir can kurtarabilmek için 48 saat uykusuz şekilde mücadele verdiler. Birlik ve beraberliğimizin hiçbir ayrım yapılmaksızın nasıl büyük bir güç olduğunu tüm dünya bir kez daha Elazığ’da görmüş oldu. Ben öncelikle yüreği bizimle atan, enkazın altından çıkan her can için sevinç gözyaşları ile mutluluğunu paylaşan her cenazede ise derin bir sessizlikle hüzne boğulan herkese Elazığ adına teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum" dedi.

Elazığ'da yaşanan depremin büyüklüğü ve süresi göz önünde bulundurulduğunda Elazığdaki can kaybının az oluşunun en büyük teselli ve mutluluk kaynağı olduğunu belirten Arslan, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Çünkü şehrimiz yapı stoku bakımından eski ve binalarımızın yüzde 60-70’lik kısmı 2000 yılından yani deprem yönetmeliğinden önce yapılmış büyük çoğunluğu da deprem sonrası oturulamaz hale gelmiştir. Ben bir kez daha depremde hayatını kaybeden tüm yurttaşlarımıza rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.

Bugün yaklaşık 400 bin olan il merkez nüfusumuzun neredeyse 100 bini çadırlarda, arabalarda, akraba ve yakınlarının yanında ya da kumu kurumlarının sağlamış olduğu imkanlardan yararlanarak barınma sorununu çözmeye çalışmaktadır. Dolayısı ile ilin en büyük sorunu bugün itibarı ile barınma sorununun çözümüdür. Bunun da tek yolu il merkezi ve kırsalda güvenli yaşam alanları oluşturulmasıdır."

TSO Başkanı Asilhan Arslan, "Deprem sonrası devletimiz tüm imkanları ile Elazığ için seferber olmuş ve çok kısa bir süre içerisinde de Mücbir Sebep Hali İlan edilmiştir. Bu destek elbette çok değerli ve önemlidir. Ancak, ilin yaralarının sarılması üç aylık bir öteleme ile çözülebilecek bir husus asla değildir." diye konuştu.

12 kurumdan talep geldi...

Sivil Toplum Kuruluşlarıyla birlikte deprem konusunda, teknik ve uzman ekiplerin saha çalışmaları ile oluşturdukları raporların ilgili kurumlara iletilmek üzere hazırlandığını belirten Arslan, raporların konusu ve muhatap kuruluşları şekilde sıraladı:

-İlin Afet Bölgesi İlan Edilmesi, Cumhurbaşkanlığı,

-Hasarlı Yapılar (Kentsel Dönüşüm ve Yapı Stokunun Yenilenmesi); Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

-İş-Kur, SGK, Bağ-Kur Destekleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

-DASK ve Sigorta Şirketlerinden Talepler, Hazine ve Maliye Bakanlığı

-Tarım ve Hayvancılık Destekleri, TKDK

-Finans Kuruluşlarından Talepler, Türkiye Bankalar Birliği

-Esnaf Kefalet Limitlerinin Artırılması, Esnaf ve Kefalet Kooperatifleri Birliği

-TOBB Nefes Kerdisi, TOBB Yönetim Kurulu

-KGF Kefaletleri, KGF Yönetim Kurulu

-KOSGEB Destekleri, KOSGEB

-Hasarlı Yapıların Tespiti İçin Elazığ TSO’nun Kurduğu Teknik Ekibe Yetki Verilmesi, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü,

-Doğalgaz, Elektirik, İletişim; Aksa Doğalgaz, Fırat EDAŞ, T.Telekom, GSM Oreratörleri

Dosyanın en önemli konusu Elazığ'ın afet bölgesi olması

Asilhan Arslan, "Dosyamızın en önemli konusu ise ilin afet bölgesi olması konusudur. İlimizin yaşamış olduğu bu ağır felaketin yaralarının sarılması ve başta işletmelerimizin ve tüm halkımızın geleceğe güvenle bakabilmeleri açısından Elazığ’ın AFET BÖLGESİ olarak ilan edilmesi yaşamış olduğumuz süreç içerisinde zaruret haline gelmiştir." şeklinde konuştu.

Arslan, "7269 Sayılı Kanuna göre, Afet Bölgeleri bir yerde her an deprem, toprak kayması, sel, yangın, kaya düşmesi ve çığ gibi doğal  olayların gerçekleşebileceğini göstermektedir. Bir bölgenin afet bölgesi olarak ilan edilebilmesi için bazı  şartları sağlaması gerektiği yine ilgili yasada belirlenmiş olup; ilimizde 100 bin insanımızın barınma noktasındaki yaşamış olduğu sorun ve toplam bina stokumuzun neredeyse yüzde 70’nin deprem yönetmeliğinden önce yapılmış olması nedeniyle ilimiz maalesef Afet Bölgesi şartlarını fazlasıyla oluşturmuş durumdadır.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüz tarafından depremden sonraki iki günlük sürede yapılan saha taramalarında ise İlimizdeki Yıkık, Ağır Hasarlı, Hasarlı ve Onarılamaz durumdaki bina sayısı yaklaşık 5 bin olarak belirlenmiştir. Evinden olmuş 100 binin üzerindeki vatandaşımız büyük mağduriyet içindedir. Bu büyük nüfus kitlesinin tümü risk altında yaşamaktadır. Hayatları zorlaştığı gibi her iki ildeki tüm ekonomik ve ticari hayatta olumsuz şekilde etkilenmiştir. İleriki günlerde ise domino etkisi ile bölge insanının tümü bu olumsuzluklar ile karşı karşıya kalacaktır." açıklamalarında bulundu.

Elazığ TSO deprem sonrası çok yoğun çalıştı

Asilhan Arslan, "Yaşanan depremin hemen ardından Odamız Yönetim Kurulu, Meclisi, Meslek Komiteleri, Personellerimiz sahada Valiliğimiz, Belediyemiz ve diğer kurumlarla eşgüdüm halinde çok önemli çalışmalar yapmıştır. Hizmet binamız sabaha kadar halkımıza açık tutulurken, sahada ise tüm mağdur vatandaşlarımıza ve sahada çalışanlara sıcak çorba ve çay ikramı yapılmış, TOBB Başkanımız ve ilgili bakanlıklarla görüşmeler sağlanarak ilimizin ihtiyaç duyduğu yaşam malzemelerinin gönderilmesi sağlanmıştır" diye konuştu. TOBB Başkanı'nın talimatı ile 360 Odanın yoğun bir çabayla 100 tırın üzerinde yardım malzemesini Elazığ'a ulaştırdıklarını belirten Arslan, "Kendilerine en kalbi şükranlarımızı bir kez daha sunuyorum" dedi.

Elazığ'ın çok büyük bir felaket içinden çıktığını belirten Arslan, "Yapı stokumuza göre çok daha büyük acılar çok şükür yaşanmamıştır. Ancak, gün geleceğe güvenle bakma ve tüm yaraların sarılması için seferber olma günüdür. Ülkemizin hiçbir köşesinde böyle büyük bir felaketin yaşanmamasını Yüce Allah (c.c.) diliyoruz" dedi ve Elazığ'ın Afet Bölgesi ilan edilerek tüm yaraların sarılmasının halkın ortak beklentisi haline geldiğine dikkat çekti.

TSO Başkanı Asilhan Arslan, "Depremin ilk gününden itibaren yaşanmış olan bazı aksaklık ve sıkıntılara rağmen, çok hızlı bir toparlanma ve koordinasyon sağlanmıştır. Çok sayıda Bakanımız, Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız, Sivil Toplum Kuruluşlarımız ve AFAD ile gönüllü çok sayıda kuruluş ve vatandaşımız büyük bir özveri ile sahada çalışmaktadır. Bu süreçte hiçbir vatandaşın mağdur olmaması için bir gayret gösterilmektedir. Ancak elbette aksaklıklar ve sorunlar yaşanmakta bunların tamamen ortadan kaldırılması için büyük bir gayret gösterilmektedir. Burada Suriyeli sığınmacı vatandaşlarımız için de kamuoyunda farklı söylemler ve sosyal medyada görmek istemediğimiz paylaşımlar olmaktadır. Suriyeli vatandaşlar içinde elbette yanlış işler yapanlar olmuştur. Ancak bu insanların da depremin tam içinde kaldıkları ve aynı travmayı yaşadıklarını unutmayalım. Daha hoşgörülü bir yaklaşım tarzı olması gerektiğini düşünüyorum. Elazığ insanının gönlü geniş ve hiç kimseyi milliyeti için ötekileştirecek bir yapıda değildir. Birkaç söylemin tüm şehri bağlamadığını yine ilimiz için kendini bilmez birkaç kişinin yakışıksız paylaşımlarına da takılmamak gerekiyor. Türkiye büyüklüğünü ve birlik beraberliğini bir kez daha göstermiştir." diye konuştu.

Arslan, "Ben bu düşüncelerle, bu raporu birlikte hazırladığımız Elazığ Ticaret Borsası, Elazığ Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği, bünyesinde 197 Sivil Toplum Kuruluşunun bulunduğu Elazığ STK Platformu ve Elazığ Esnaf ve Kefalet Kredi Kooperatifi Başkanlarımız adına teşekkür ediyor, raporumuzun ilgili kurumlar nezdinde Sayın Valimiz, Sayın Milletvekillerimiz ve tüm STK’larımız tarafından da takip edileceğini tüm kamuoyu ile paylaşmak istiyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Elazığ konteyner kentte bin konteyner kurulacak!

Murat Kurum: Elazığ'da Kentsel dönüşüm çalışmaları yapılacak!
 


Geri Dön