Taşınmazlarda şüfa hakkı davası!
Tamer Heper Posta Gazetesi'ndeki bugünki yazısında taşınmazlarda şüfa hakkı davası hakkında yazdı. Heper bir okuyucusunun taşınmazlarda şüfa hakkı davasını nasıl kazanırım sorusuna köşesinde yanıt verdi...
Tedbir önce alınmalı
Bir arsa içinde üç katlı ev bulunan bir gayrimenkulün üçte bir hissesini satın aldım.
Ancak sonradan bir mahkeme davetiyesi geldi.
Ortaklardan biri aleyhime dava açmış, şüfa hakkını kullanmış. Bu davayı nasıl kazanırım?
bana nasıl yardımcı olursunuz? • P.S.
Bir gayrimenkulün belli hissesini alan taraf bazı şeylere dikkat etmek zorundadır. Hisse alan bilmelidir ki diğer hissedarların bir öncelikle alım hakkı (yasa buna ön alım hakkı diyor) vardır. Dolayısı ile bunu bilerek bu işe girmelidir. Sizinkinde de durum aynı.
Sizin alımınızda bazı isimler karışmış, size kim sattı, aldığınız hisse kimindi anlatımınızda açık değil. Ancak açık olan bir husus var, o da davayı açan kişinin hissedarlardan biri olduğu. Bu dahi yeterli yani dava doğru açılmıştır. Bu davalarda hisseyi alan bir diğer ortak ise veya alım satış şeklinde değil bağış şeklinde olmuşsa davada savunulacak hususlar vardır. Ancak satın almalarda savunulacak pek bir şey kalmıyor. Böyle bir hisse satın alınacak ise satın almadan önce satıcının, diğer hissedarları tapu dairesine götürüp, öncelikli alım hakkından vazgeçtiklerine dair resmi senet imzalatması gerekmektedir. Bu halde hissedarlar şüf-a hakkını kullanamaz. Bunun dışında şüf-a hakkını yani öncelikle alım haklarını kullanırlar ve savunulacak bir husus da kalmaz. Yani demek istiyorum ki böyle bir alım yaparken önceden bir hukukçuya danışmalı, iş çıkmaza girdikten sonra danışmanın yaran yok. Bir tereddüdünüz daha var. "Şayet davayı kaybedersem bana ödenecek para kaç lira olur?" diye soruyorsunuz. Bunu mahkeme bilirkişiye tespit ettirir. Tapuda gösterilen satış'bedeli, başkaca araştırma yapmadan size ödenmez. Hissenin rayiç değeri araştırılır. Ancak size paranız ödense bile ortada hoş olmayan bir durum vardır. Sizin arzunuz bu parayı geri almak değil, bir gayrimenkulün belli hissesine sahip olmaktır ama görüyorum ki işiniz biraz zor.
Tamer Heper/Posta Gazetesi