Türkiye'de 10 kişiden 4'ü oturduğu konutun depreme karşı dayanıklı olduğuna inanmıyor!

6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından 50 bin 500 kişi hayatını kaybederken yüz binlerce kişi de yaralandı. 11 ili etkileyen büyük felaketin ardından 'depreme karşı hazır mıyız?' soruları bir kez daha gündeme geldi.  Türkiye'de her 10 kişiden 4'ü oturduğu evin depreme karşı dayanıklılığına güvenmiyor

YÜZDE 42,6'SI OTURDUĞU EVİN DAYANIKLILIĞINA İNANMIYOR

Araştırma şirketi Areda Survey, Türkiye genelinde 2 bin 384 kişinin katılımıyla Türk halkının depreme karşı dayanıklılık ve hazırlık konusunda ne düşündüğünü araştırdı.

Yapılan araştırmada, Türk halkının yüzde 42,6'sı oturduğu konutun depreme karşı dayanıklı olmadığını düşünüyor. Yıllara göre değerlendirildiğinde de oturduğu konutun dayanıklı olduğunu düşünenlerin oranı 2022 yılında yüzde 70,6 iken 2023'de bu oranın yüzde 57,4'e düştüğü görülüyor.

BELEDİYELER GEREKLİ ÇALIŞMALARI YAPMIYOR

Araştırmada katılımcılara belediyelerin deprem konusunda gerekli çalışmaları yapıp yapmadığı sorusu da yöneltildi.

Alınan yanıtlara göre Türk halkının yüzde 75,4'ü belediyelerin gerekli çalışmaları yapmadığını düşünüyor. Ancak yıllara göre değerlendirildiğinde; 2022'de katılımcıların yüzde 14'ü belediyelerin gerekli çalışmaları yaptığını düşünürken, bu oran 2023 yılında yüzde 24,6'ya yükselmiş durumda.

İSTANBUL'DA 600 BİN KONUT RİSKLİ!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki İstanbul'da 6 milyon civarında konut, 1,5 milyon civarında da iş yeri bulunduğunu dile getirerek, yaklaşık olarak 600 bin konutun riskli olduğunu belirtti.

Bakan Özhaseki, konuyla ilgili olarak; "(Fay hatları) Aşağıda müthiş bir güç var. Söz konusu bu güç hepimizin gücünün çok üstünde onunla savaşamayız. Onu bilmek, ona uygun biçimde hareket etmek ve ona uyum içinde yaşamımızı sürdürmek.

Bugün tespitlere göre mega kent İstanbul'da 6 milyon civarında konut, 1,5 milyon civarında da iş yeri var. Bunun içinde de 600 bin kadar konut çok riskli görünüyor ve bir an önce değişmesi, dönüşmesi gerekli. Bunun yapılması için elzem olan tek şey, kentsel dönüşüm. Şu ana kadar dünyada dönüşüm dışında başka hiç bir formül bulunamamış. Bunun içinde bir kaç aydır büyük çaba içerisindeyiz." ifadelerini kullandı.