Zeytinlikleri imara açan tasarıda uzlaşı arıyorlar!
Habertürk Gazetesi yazarlarından Serpil Yılmaz bugünkü köşe yazısında Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nı ele aldı...
31 Ekim-2 Kasım tarihleri arasında düzenlenen “10. Ayvalık Zeytin Hasat Günleri”nde, sanat, akademi, basın ve iş dünyasından çok sayıda konuk ağırlıyorlar. Ne var ki zeytinlikler ve zeytinyağı için başarıdan söz edilmesi zor günlerden geçtiğimiz de aşikâr.
25 dönümden küçük zeytinlikleri imara açan “Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” yüzünden diken üstündeler.
Ayvalık Zeytin Üreticileri Derneği ve ATO Zeytin ve Zeytinyağı Komisyonu Başkanı Salih Madra’nın bundan 2.5 ay önce Tarım Bakanlığı’ndan Sanayi Bakanlığı’na havale edilen bu tasarının Meclis’ten çekilmesi için başlattığı kampanyayı 156 bin kişi imzaladı. Ayvalık’ta zeytin lobisi yürütenlerin bir kısmı, hangi proje için kaç zeytin ağacının kesileceğinin belirlenmesinin, tasarının ucu açık bir zeytinlik kıyımına dönüşmesini engelleyebileceği umudunu taşıyorlar. Kesilen zeytin ağaçları kadar yeni dikim alanlarının açılmasını öneriyorlar.
Madra, “TBMM’ye bundan önce 6 kez gelen ve hükümet milletvekillerinin oylarıyla da geri çekilen bu tasarının, zeytinliklerin ölüm fermanı olduğunu herkes biliyor. Yeni bir tasarı hazırlansın, diyetimizi bilelim” diyerek Meclis’e çağrı yapıyor.
ATO’nun, Ayvalık Belediyesi ve Ayvalık Ziraat Odası’nın işbirliğiyle 10 yıldır “Zeytin Hasat Günleri” düzenleyerek bir etkinlik performansı gösterdiği açık.
Bu yıl diğerlerinden farklı olarak Akdeniz Zeytin Şehirleri Birliği Başkanı Elisa Sciuto ve Uluslararası QV Ekstra Birliği Başkanı Soledad Serrano’nun da katılımıyla panel uluslararası bir kimlik kazanmış. Ayrıca İtalya, İspanya, Fas ve Ürdün’den de konuk ağırlıyorlar.
ATO, zeytinyağında markalaşmaya yatırım yapıyor. Ayvalık’ı ulusal ve uluslararası platformlarda, zeytin, zeytinyağı ve zeytin türevi ürünlerin “vazgeçilmez” noktalarından biri haline getirmek amacıyla 2007 yılında “coğrafi işareti” aldı, ardından da “Laboratuvar Hizmetleri” şirketini kurdu.
Marketlerde coğrafi menşe işareti olmayan, ancak ambalajlarında “Ayvalık” ifadesi taşıyan zeytinyağlarına karşı bayrak açıldı.
Panele katılan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Uluslararası Zeytin Konseyi (IOC) Başkanı Neşet Akkoç’un verdiği rakamlara göre zeytinyağı üretiminde İspanya, İtalya, Tunus’tan sonra 4’üncü sırada yer alan Türkiye, iç tüketimde de benzer konumda. Kişi başına zeytinyağı tüketiminde Yunanistan 21, İspanya 13, İtalya 12 kilogramla ilk üçte yer alırken, Türkiye’nin tüketimi çok gerilerde kalıyor. Günlük olarak bakarsak Türkiye’deki günlük tüketim kişi başına bir çay kaşığı ölçüsüne denk geliyor.
‘BOS’U BOSNA, ‘SA’SI SABANCI’DAN
Ayvalık’taki zeytin hasadının geleneksel etkinliklerinden birisi de Ümit-Cem Boyner çiftinin evlerinde verdikleri partidir. Bu davetin ilginç yanı; yolları Adana’da kesişen Sabancı ve Bosnalı Salih Efendi’nin öyküsünü dinlemekti.. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı anlattı. Ayvalık Zeytin Hasat Günleri’ne başından beri emek veren Salih Madra’nın yanımıza gelmesiyle konu açıldı. Ayvalık’ta evi de olan Sabancı, Madra ile 5 yaşından beri tanışıyormuş. Sabancı söze
“Salih’in annesi Aysel Hanım’ın babası Bosnalı Salih Efendi ile dedem Hacı Ömer Sabancı 1951 yılında Adana’da yüzde 50-50 ortak olarak Bossa’yı kurdu. Bossa’nın Bos’u Bosna’dan, Sa’sı Sabancı’dan gelir. O zamanlar Adana’nın en yüksek binası Bossa Apartmanı’nda otururduk, 6 katlı…” diye devam ediyor.
Madra, 1865 Mostar doğumlu dedesinin, 1940 yılında vefat etmesinden sonra, Bossa’nın ailenin 650 bin metrekarelik arazisinde kurulduğunun altını çiziyor.
Serpil Yılmaz-Habertürk Gazetesi
