23 / 12 / 2024

Dönüşümden sonra deprem gelirse gelsin, bize bir şey olmaz!

Dönüşümden sonra deprem gelirse gelsin, bize bir şey olmaz!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Hedefimiz 15 yıl içerisinde 7,5 milyon binayı dönüştürmek. Bunu yaptığımızda görevimizi hakkıyla yapmış oluruz. Ondan sonra deprem gelirse gelsin, bize bir şey olmaz" ifadelerini kullandı.



Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Hürriyet gazetesi öncülüğünde ve Lineadecor proje ortaklığında 4. gerçekleştirilen "Sign of the City Awards"a katıldı. Törende konuşma yapan Bakan Özhaseki, "Hedefimiz 15 yıl içerisinde 7,5 milyon binayı dönüştürmek, bunun 150 bin civarı İstanbul’da, geri kalanı Anadolu’da. Bunu yaptığımızda görevimizi hakkıyla yapmış oluruz. Ondan sonra deprem gelirse gelsin, bize bir şey olmaz." açıklamasını yaptı.

 

Anadolu Ajansı'nda yer alan haberde; Bakan Özhaseki, şehirler ve geleceğe yönelik şehirleşme konusuna değindi. Özhaseki şehirlerin canlı organizmalar olduğunu, bakım ve onarım istediklerini ve buralara özen gösterilmesi gerektiğini ifade etti. 

 

Özhaseki, şehirlerin geleceğinin yöneticilerin ufuklarıyla doğru orantılı olduğunu vurgulayarak, "Ülkemiz adeta bir açık hava müzesi gibi. Geriye baktığımızda iki medeniyet inşa etmişiz; Osmanlı ve Selçuklu medeniyeti. Bu medeniyetlerle övünmek bizim hakkımız ama geleceği inşa etme adına da gayret etmek bizim üzerimizde bir görev ve yükümlülük olarak duruyor. Bütün bu çabalar da geleceği inşa etme adına çabalar." ifadelerini kullandı.


Türkiye'de şehirler 1950'lerde kuruldu


Türkiye'de şehir planlamalarının geç yapıldığını ifade eden Özhaseki, Batı'da sanayi devrimiyle göçler yaşandığını, şehirlerin oluştuğunu, Türkiye’de ise bunun 1950’lerde başladığını söyledi. Göç dalgasına sorumlu mercilerin hazırlıksız yakalandığını söyleyen Özhaseki, "Daha sonra belediyelerde biraz ideolojik tavırla, ‘bırakın yapsınlar, gecekondular oluşsun, yarın öbür gün zaten biz bunları eyleme götürürüz, arka bahçemizden oy alırız’ gibi düşüncelerle varoşlaşmaya doğru adımlar atılmış. İstanbul’da 1950’li yıllarda çok cüzi olan gecekondu sayısı 1994’e gelindiği zaman 640 bin. Bundan daha fazla da kaçak yapı var." açıklamasında bulundu. 


Kentsel dönüşüm neden isteniyor?

Bakan Özhaseki konuması sırasında kentsel dönüşümü neden istediklerini de söyledi. Özhaseki konuya ilişkin şunları söyledi; "Kentsel dönüşümü, 2000’li yıllara kadarki yapılar için yapmak istiyoruz. Bu yapıların hepsi risk oluşturuyor. Geldiğimiz noktada şehirlerimiz için bir tanımlama gerekirse, biraz kimliksiz ve sağlıksız yapılara ulaştığımızı söyleyebiliriz. Bunu bir siyasi kaygı taşımadan söylüyorum. Bu şehirlerdeki suç, ortak bir sorumluluktur. Mimarın sorumluluğu varsa, kaçak yapı için zorlayan vatandaşın sorumluluğu yok mu, buna göz yuman belediyenin sorumluluğu yok mu? Ortak bir sorumluluk var burada. Şimdi çabamız, kentsel dönüşümle sağlıklı ve doğayla iç içe şehirler ortaya koymak."


Türkiye depremsellik gibi bir gerçekle karşı karşıya


Bakan Özhaseki, Türkiye’nin depremsellik gibi bir gerçekle karşı karşıya olduğunu söyledi. İstanbul’un dünyadaki en ciddi deprem riski altında olan 10 şehirden birisi olduğunu belirten Özhaseki, "Bazen arkadaşlarım arıyorlar ‘Niye olumsuz haber veren bakan oluyorsunuz?’ diyorlar. Ben de istemiyorum ama bir tehlike var. Biz söylemesek de yerin altındaki o kurallar işliyor. Bu ülke deprem ülkesi. Bilim adamları, İstanbul’u dünyadaki en ciddi deprem riski altında olan 10 şehirden birisi olarak görüyorlar." dedi. 


Tedbir almamız gerekiyor

Büyük bir depremin geleceğini ifade eden Özhaseki, "Bilim adamları İstanbul'da 2030-2040 arasında büyük bir depremin yaşanacağını, öte taraftan İstanbul için 7 şiddetinde bir depremin olacağını söylüyorlar. Bunların hepsini bilerek bizim bir şeyler yapmamız lazım. İstanbul için, gerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin gerek TBMM’nin hazırladığı raporlar bizi korkutuyor. Bu iki raporda riskli yapı ve kullanılamayacak hale gelecek konut sayısı 600 bin olarak veriliyor. Ölü sayısını söylemek istemiyorum. Onun için bizim bir an tedbir almamız gerekiyor." sözlerini kullandı.


Özhaseki, dönüşümle ilgili şehircilik şuraları düzenlediklerini belirtti. Özhaseki konuyla ilgili "Birinci esas yerinde dönüşüm. İkincisi herkesi ev sahibi yapmak. İnsanları hatırası olduğu yerde tutmak esastır. Finans noktasında sıfır faizli destekler geliyor. Hedefimiz 15 yıl içerisinde 7,5 milyon binayı dönüştürmek, bunun 150 bin civarı İstanbul’da, geri kalanı Anadolu’da. Bunu yaptığımızda görevimizi hakkıyla yapmış oluruz. Ondan sonra deprem gelirse gelsin, bize bir şey olmaz." ifadelerini kullandı.


Bazı belediyeler kentsel dönüşüm istemiyor

Kentsel dönüşümde kararlı olduklarını ifade eden Özhaseki,  bazı belediyelerin bu işe girmek istemediğini söyledi. Özhaseki, "Bahaneleri şu, ‘Bu kentsel dönüşüm var ya rantsal dönüşüm oldu. O yüzden olmaz kardeşim.’ diyorlar. Sen belediye başkanı değil misin? Eğer rant çıkıyorsa vatandaşa ver. Sen rantsal dönüşümü yapma? Bunu diyerek sorumluluktan kaçamazsın. Ege sahilleri, İstanbul, Anadolu tehlikedeyken bunu söyleyerek kenara çekilemezsin. Türk Ceza Hukuku'nda ihmali sorumluluk yok eyvallah ama vicdan ve ilahi adalet sizden mutlaka bir gün hesap sorar. Bakanlığın kapısı açık, gelin hep beraber yapalım bu işi. Kentsel dönüşümle ilgili biz yeni ve gerekli çalışmayı yaptık, inşallah yakında kamuoyuyla paylaşacağız." açıklamasında bulundu. 
 


Geri Dön