İnşaat sektörünün sorunlarını fiyat farkı düzenlemesi çözecek mi?
Dünya Gazetesi köşe yazarı Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Ayşe Çelikbaş, bugünkü köşesinde fiyat farkı düzenlemesini kaleme aldı. İşte Ayşe Çelikbaş'ın 'Fiyat farkı düzenlemesi mevcut sorunları çözmeye yetmez' başlıklı yazısı...
Dünya Gazetesi köşe yazarı Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Ayşe Çelikbaş, bugünkü köşesinde fiyat farkı düzenlemesini kaleme aldı. İşte Ayşe Çelikbaş'ın 'Fiyat farkı düzenlemesi mevcut sorunları çözmeye yetmez' başlıklı yazısı...
Ek fiyat farkı ve/veya sözleşmelerin devrine ilişkin 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na eklenen geçici maddenin gerekçesi, ‘Ülkemizde ve dünyada hammadde temininde ve tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar ile girdi fiyatlarındaki beklenmeyen artışlar nedeniyle …’’
Geçmiş dönemlerde, benzer gerekçelerle yapılan düzenlemelerde, sektörel hassasiyetlerin gözetilmemesi ve taahhüt firmalarının sesine kulak verilmemesi sonucu yaşanan tasfiye, fesih ve iflaslar nedeniyle hem kamu hem yükleniciler büyük bedel ödemiştir Bugün de, ek fiyat farkına ilişkin düzenlemenin, barındırdığı kısıtlar ile mevcut sorunları çözmeye yetemeyeceği açıktır.
Güncel mevzuatına göre; sözleşmede işin niteliğine ve işte kullanılan girdilere uygun sabit katsayılar ile alt endekslere dair düzenleme yapılmadığı durumlarda, temel endeks ve güncel endeks olarak TÜİK tarafından aylık yayımlanan 2003=100 Temel Yıllı Üretici Fiyatları Alt Sektörlere Göre Endeks Sonuçları Tablosunun “ÜFE Genel” sütunundaki sayı esas alınarak fiyat farkı hesaplanmaktadır. İdareler, teknik açıdan karmaşık bir hesap yapmaktan kaçındığı için “ÜFE Genel” endeks üzerinden hesap yapmayı tercih edebilmektedir. Uygulanmakta olan fiyat farkı hesabında kullanılan genel endeks, sektördeki fiyat artışlarını yansıtmamakta veya yetersiz kalmaktadır. Bu gerekçeyle, her ekonomik krizden en çok etkilenen inşaat sektörü için, TÜİK tarafından, sektör bazlı, inşaat sektörü girdilerinden oluşan inşaat endeksi hesaplanmalı ve aylık yayımlanmalıdır. Esasen, her sektördeki taahhüt firmaları için hakkaniyetli olan da budur.
Kanun maddesi doğuştan yetersiz ve dar kapsamlıdır. Şöyle ki;
Düzenleme, 2021 yılı Temmuz ve Aralık arasındaki imalatları kapsamaktadır. Peki, Aralık ayından sonra hangi girdi fiyatı düşmüş ya da Temmuz ayı fiyatına gerilemiştir de bu tarihten sonrası normale dönmüş kabul edilmektedir? Yalnızca Temmuz–Aralık dönemine ilişkin bir hak kaybı mı yaşanmıştır?