23 / 12 / 2024

Özel İnşaat İşinde Çalışan İşçilerin Vergilendirilmesi!

Özel İnşaat İşinde Çalışan İşçilerin Vergilendirilmesi!

Özel inşaat işinde çalışan işçilerin elde ettikleri ücretler GVK' nun 64. Maddesinin 3. Bendinde " Diğer Ücretler " başlığı altında düzenleniyor. İşte Özel İnşaat İşinde Çalışan İşçilerin Vergilendirilmesi hususu...



Özel İnşaat İşinde Çalışan İşçilerin Vergilendirilmesi!


I- ÖZEL İNŞAAT İŞİNİN TANIMI

 

Özel inşaat işi inşa edilen apartmanların daire, kat veya dükkan halinde satılma amacı güdülmeksizin, başka bir deyişle kendi ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yapılmasını ifade etmektedir. Burada önem arzeden konu, yapılan inşaat faaliyetinin sürekli olmaması ve alım- satıma konu edilmemesidir. Bilindiği üzere; apartman inşa edip bunları kat veya dükkan halinde satanların elde ettikleri kazanç ticari kazanç sayılmakta ve vergilendirilmektedir. 


Dolayısıyla bu kişiler yanlarında çalıştırdıkları işçilerden vergi kesintisi yapmak ve bunu muhtasar beyanname ile vergi dairesine yatırmak durumundadırlar. Ancak bizim üzerinde durmak istediğimiz özel inşaat işleri ticari bir faaliyet çerçevesinde yapılmayan ve tamamen kişisel ihtiyaca cevap verecek nitelikteki inşaatlardır. Bu tür inşaatlarda çalıştırılan işçiler diğer inşaat işçilerinden farklı bir şekilde vergilendirilmektedir.


II- ÖZEL İNŞAAT İŞİNDE ÇALIŞAN İŞÇİLERİN VERGİLENDİRİLMESİ


A- VERGİNİN TARHI


1- Vergi Karnesi Alma Zorunluğu


Özel inşaat işinde çalışan işçilerin elde ettikleri ücretler GVK' nun 64. Maddesinin 3. Bendinde " Diğer Ücretler " başlığı altında düzenlenmiştir. Ücretleri bu şekilde belirlenen hizmet erbabı vergisini ödeyebilmek için vergi karnesi almak durumundadır. 


Mükellef olan işçiler vergi karnelerinin kendileri tarafından yazılması gereken kısımlarını doldurduktan sonra, vergi bakımından durumlarını kayıt, tescil ve karneye işaret ettirmek üzere, bunları bağlı oldukları vergi dairesine ibraz ederler.


Mükelleflerin doldurdukları karneyi vergi dairesine ibraz etmeleri veya durumlarında ortaya çıkan bir değişikliği karneye işaret ettirmeleri süresi, işe başladıkları veya değişikliğin gerçekleştiği tarihten başlayarak bir ay olarak düzenlenmiştir. ( VUK Md. 248 )


2- Verginin Tarh Yeri


GVK' nun 106 Maddesi gereği diğer ücretler adı altında sayılan özel inşaat sahiplerinin ücretle çalıştırdığı inşaat işçilerinin ödeyecekleri vergilerin tarh yeri, bu ücret sahiplerinin ikametgahlarının bulunduğu yerin vergi dairesidir. Ancak ikametgahın bulunduğu vergi dairesi tarafından herhangi bir tarhiyat yapılmamış olması halinde tarhiyat faaliyetlerini icra ettikleri yerin vergi dairesi tarafından yapılacaktır. Tarhiyat yapıldıktan sonra takdir edilen matrah üzerinden vergi karneye işletilmek suretiyle tarhiyat gerçekleştirilmiş olmaktadır.


3- Verginin Hesaplanması


Özel inşaat işinde çalışan işçilerin safi ücretleri GVK' nun 64. Maddesinde açıkça belirlenmiştir. Buna göre; adı geçen hizmet erbabının safi ücretleri; takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yasından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin, yıllık brüt tutarının %25' i olarak belirlenmiştir. Bu düzenlemeden özel inşaat sahiplerinin ücretle çalıştırdığı inşaat işçilerinin ödeyecekleri verginin götürü olarak tesbit edildiği açıkça anlaşılmaktadır. Bu durumda ödenecek vergi açısından esas alınacak vergi matrahı bu şekilde tesbit edilen ücret tutarı olacaktır. O halde 2001 yılı açısından ödenecek vergi aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.


Takvim yılı başından belirlenen asgari ücret tutarı: 139.950.000- TL


Asgari Ücretin Yıllık Brüt Tutarı: 


139.950.000 x 12 = 1.679.400.000- TL


Brüt Tutarın %25' i: 1.679.400.000 x %25 = 419.850.000- TL


Ödenecek Gelir Vergisi Oranı = %15


Ödenecek Vergi = 419.850.000 x %15 = 62.977.500- TL olacaktır.


B- VERGİNİN ÖDENMESİ


Özel inşaat işinde çalışan işçilerin ödeyecekleri verginin karneye işletilmek suretiyle tarh edildikten sonra ilk taksiti malı yılın ikinci ayında, diğer taksiti de sekizinci ayında olmak üzere iki taksit halinde yatırılması gerekmektedir.


C- İŞVERENİN SORUMLULUĞU


Özel inşaat işlerinde çalıştırılmak suretiyle istihdam edilen işçilerin karne almamaları yada karne almalarına rağmen ödemeleri gereken vergiyi ödememeleri halinde işverenin sorumluluğunun ne olacağı konusunda yanlış bir uygulama öteden beri süregelmekte, vergi daireleri mükelleften tahsil edemedikleri vergiler için işvereni sorumlu tutmakta ve vergiyi işverenden tahsil etme yoluna gitmektedirler. Oysa ki sorumlu tutmakta ve vergiyi işverenden tahsil etme yoluna gitmektedirler. Oysa ki karnesiz hizmet erbabı çalıştıranların sorumluluğunun düzenlenmiş olduğu V.U.K. 251. Maddede özel inşaat sahiplerinin mükellefe ilişkin vergi borcundan sorumlu tutulacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Bu maddeye göre usulünü kabul eden gayrimenkul sermaye iradı sahiplerinin, yanlarında çalıştırdıkları hizmet erbabının, kanunun tayin ettiği süre içinde karne almalarının ve karnelerinde yazılı vergilerini ödemelerinin temin etmeye mecbur oldukları hükme bağlanmıştır. Buradan hareketle özel inşaat sahipleri VUK 251. Maddesinde sayılan sorumlulardan olmadığından, zamanında karne almamış ve vergisini tarh ettirmemiş olan hizmet erbabına ait verginin işveren sıfatıyla bu kimseler adına tarh edilerek, vergi cezasının da aynı kişiler adına kesilmek suretiyle tahsil olunması kanunen mümkün olamamaktadır. Nitekim bu konuda verilen danıştay kararları ve muktezalarda bildirilen görüşler de aynı doğrultudadır.


III- SONUÇ


Özel inşaat işinde çalıştırılan işçinin ödemediği vergi ve cezadan, işverenin sorumlu tutulması ve bunların kendisinden istenmesi kanunlara uygun bir uygulama değildir. Vergi idaresinin kanunlara aykırı böyle bir uygulama yapması, gerek mükellefin idareye olan güvenini sarsacak gerekse hem idarenin hem de yargının yükünü arttırıcı sonuçlar yaratabilecektir. Nitekim vergi daireleri işverene ulaşmak daha kolay olduğundan aslında konunun muhatabı olmamasına rağmen işverenle yazışmak suretiyle boşuna zaman harcamakla kalmamakta, işverenlerin işi yargı aşamasına kadar vardırmaları nedeniyle aynı zamanda gereksiz yere yargıya da meşgul etmektedirler. Bu durumda en uygun olanı hem vergi aslı hem de cezasının işçiden tahsil edilmesi yoluna gidilmesidir. Ancak gerek özel inşaat işlerinin niteliği gerekse bu sektörde istihdam idelin işçilerin sürekli olarak iş değiştirdikleri göz önüne alındığında işçinin vergi borcunu kendiliğinden ödememesi halinde bunu vergi idaresinin tahsil etmesi uygulamada çok mümkün gözükmemekte idareyi boş yere meşgul etmekten ödeye gidememektedir. Bu nedenle konunun tekrar gözden geçirilmek suretiyle vergilendirilecek sektörlerin yapılar da dikkate alınarak suretiyle mevzuat ve uygulamada boşluklara fırsat vermeyecek ve verginin verimliliğini artıracak şekilde yeniden düzenlenmesine ihtiyaç vardır.


(Dr.Ayten Aksakal (Ersoy) MMMO Derneği  Ankara  Şube Bülteni Mart/Nisan 2001 Sayısı)


Geri Dön