Prof. Dr. Okan Tüysüz'den İstanbul depremi için en kötü senaryo!
Prof. Dr. Okan Tüysüz, Marmara için deprem tekrarlama aralığının dolduğunu açıkladı. Tüysüz, en kötü senaryoda fayın kırılarak 7,5 civarı bir deprem üretmesi bekleniyor. Deprem uzmanı, 1 milyon 120 bin binanın en azından 700 bin tanesinin olası bir depremde hasar alacağını kaydetti.
6 Şubat 2023'te yaşanan büyük afetin birinci yıldönümü yaklaşırken bir yanda da beklenen büyük bir Marmara depremi gündemdeki yerini koruyor. Deprem uzmanları, Türkiye'nin deprem haritasına ilişkin uyarılarını sürdürüyor. Prof. Dr. Okan Tüysüz kaleme aldığı analizde, Marmara Bölgesi'ni bekleyen deprem tehlikesine ilişkin senaryoları açıkladı.
Prof. Dr. Tüysüz, Marmara içerisinde olacak büyük bir deprem sadece İstanbul’u değil Marmara Bölgesi’ndeki hemen hemen tüm yerleşim birimlerini etkileyeceğini kaydederek, en kötü senaryoda fayın kırılarak 7,5 civarı bir deprem üretmesi beklendiği uyarısında bulundu. Deprem uzmanı, bugün gelinen noktada İstanbul’da 1 milyon 120 bin binanın en azından 700 bin tanesinin olası bir depremde hasar alacağını ve bunların 70 ila 80 bin tanesinin ise ya çökeceği ya da çok ağır hasar alacağını özellikle açıkaldı.
ekonomim.com'da yer alan habere göre; İstanbul’da 1 milyon 120 bin binanın en azından 700 bin tanesinin olası bir depremde hasar alacağının, bunların 70 ila 80 bin tanesinin ise ya çökeceği ya da çok ağır hasar alacağı bilinmesine rağmen bu büyük sorunun nasıl ve ne sürede aşılabileceği konusunda toplumda güven oluşturan ve inanılan bir yol haritası oluşturulamadığına vurguladı.
Prof. Dr. Tüysüz, "Türkiye coğrafi konumu ve jeolojik yapısı nedeni ile dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri üzerinde yer alıyor. Ülkenin en önemli deprem kaynaklarından biri olan yaklaşık 1600 kilometre boyundaki Kuzey Anadolu Fayı Bingöl Karlıova’dan başlayarak batıya doğru Erzincan-Niksar-Tosya-Bolu yönünde uzanıyor. Bolu’dan batıya doğru kollara ayrılan fayın kuzey kolu Düzce ve Sakarya’dan geçerek İzmit Körfezi’nden denize giriyor ve Adalar açığından geçip Kumburgaz-Silivri-Tekirdağ açıklarından geçerek Mürefte’de tekrar karaya çıkıp Saros Körfezi’nden Kuzey Ege ve Yunanistan’a kadar uzanıyor. Ölçümlere göre bu kolda fayın 15-20 mm/sene olan hareket hızı diğerlerine göre çok daha fazla ve bu nedenle de “Ana Kol” olarak adlandırılan bu kolda depremler daha sık oluyor. Bolu-Geyve-İznik Gölü’nden geçen güney kol ise Gemlik körfezinden Marmara suları altına girip sahile paralel uzanıyor. Erdek’te karaya çıkarak Edremit Körfezi’ne doğru uzanmaktadır.
BÜYÜK DEPREM TEHLİKESİ MEVCUT
Ülkemizin en kalabalık ve ekonomik anlamda da can damarı kabul edilen kadim şehri İstanbul’un deprem tarihi hakkındaki bilgilerimiz binlerce sene geriye gidiyor. Bizans ve Osmanlı dönemi kayıtlarında İstanbul’u kimileri önemli oranda etkileyen 100’den fazla deprem var. 1900 yılı öncesinde sismik ölçüm cihazları olmadığından bu depremlerin nerede, hangi fay üzerinde ve hangi büyüklükte oldukları net olarak bilinemiyor ancak yarattıkları hasarın tarihteki kayıtları dikkate alınarak bu özellikleri konusunda tahminler yürütülüyor. Bu bilgilerin net olarak bilinmesi gelecekteki deprem olasılıklarının hesaplanmasında son derece önemli. Buna rağmen en azından 1509 ve 1766 (elbette öncesi ve sonrası da var) depremlerinin İstanbul ve çevresinde önemli hasar yaratan 7’den büyük depremler olduğu ve bunların Ana Kol’dan kaynaklandığı genel kabul görüyor. Öte yandan 17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin doğu ve batıdaki faylarda gerilim artışına neden olduğu bu depremin hemen ardından yapılan çalışmalarla ortaya konmuştu. Öte yandan 12 Kasım 1999 Düzce depreminin bu neden ile geliştiği biliniyor buna göre batıdaki kesimde yani Marmara Denizi’nde de o tarihten bu yana bir büyük deprem beklentisi mevcut.
EN KÖTÜ SENARYO 7 VE ÜZERİ DEPREM UYARISI
Marmara içerisinde olacak bir büyük deprem sadece İstanbul’u değil Marmara Bölgesi’ndeki tüm yerleşimi etkiler. Bu tür bir depremin olası etkileri farklı araştırmacılar tarafından ortaya konmuştur. Okan Tüysüz ve Korhan Erturaç tarafından hazırlanan aşağıdaki haritanın ortasında siyah ile gösterilen çizgi, kırılması beklenen fayı gösterir. En kötü senaryoda bu fayın 7,5 civarı bir deprem üretmesi bekleniyor. Haritada siyah olarak (Şiddet 10) ve kırmızı olarak (Şiddet 9) gösterilen alanlar depremde en fazla sarsıntıyı dolayısı ile de en büyük hasarı yaşaması beklenen yerler olacaktır. Öte yandan, turuncu renk bir derece daha zayıf şiddeti ifade etmektedir. Olası bir depremde en yoğun sarsıntının bu iki renk ile gösterilen alanlarda yaşanacağı öngörülebilmektedir. Sarı, mavi ve yeşil alanlar giderek azalan şiddet dağılımını gösterir. Bu bölgelerde ise çok kötü inşa edilmiş yapılarda orta-zayıf hasar beklenebilir. Buna göre, haritanın sağında hangi rengin hangi şiddete (büyüklüğe değil) karşılık geldiği gösterilmektedir.
Hükümet ve muhalefet Meclis'te depremi konuştu: İstanbul yıkılırsa, Türkiye yıkılır!
İstanbul depremi ne kadar gecikirse o kadar büyük olacak! Uzman isim açıkladı: 8'i geçer mi?