Serkan Akın: Elektrik hayatımızın her alanında!
Mimar Serkan Akın, "Elektrik, icat edilmiş bir şey değil keşfedilmiş ve nasıl kullanılacağı hakkında zamanla bir şeylerin öğrenildiği bir enerjidir." diyor..
Yenisöz Gazetesi köşe yazarlarından mimar Serkan Akın bu hafta köşesinde "Elektrik hakkında" başlıklı yazısına yer verdi. İşte yazının detayları...
Elektrik, bir enerji çeşididir ve hayatımızın her alanına girmiş, iliklerimize kadar sirayet etmiş olmasına rağmen çoğu kimsenin kendisi hakkında çok da malumatı olmadığı bir şeydir.
Ayrıca elektrik, icat edilmiş bir şey değil keşfedilmiş ve nasıl kullanılacağı hakkında zamanla bir şeylerin öğrenildiği bir enerjidir.
Tarihte ilk olarak M.Ö. 600 yılında Thales tarafından fark edilmiş olduğu söylense de Mısır Piramitlerinin olduğu dönemde yani M.Ö. 2500 yıllarında dahi elektriğin günümüzde kullanıldığından çok farklı bir yöntemle kullanıldığını iddia edenler vardır. Ki Thales o tarihte sadece statik elektrik ile ilgili çalışmalar yapmıştı.
Ayrıca Roma kazılarında ve Bağdat civarındaki Perslere ait kazılarda pil olarak tanımlanabilecek buluntulara rastlanmıştır.
Kelime olarak Yunanca elektron kelimesinden türemiştir.
Atomun çekirdeğini oluşturan pozitif yüklü protonlar ve yük taşımayan nötronlar vardır. Onların çevresinde de negatif yüklü elektronlar bulunur. Proton ile elektron arasında bulunan denge bir şekilde bozulduğunda elektron kaybı oluşur. Bu açığa çıkan elektronun serbest hareketi, elektriği oluşturur.
Bazı cisimlerin birbirine sürtünmesiyle oluşan statik (doğru akım) elektrik ile metal iletkenler tarafından iletilen alternatif akım vardır ki esas olan kullandığımız bu elektriktir.
1733 yılında Fransız Du Fay pozitif ve negatif elektrik yüklerini bularak önemli bir adım atmıştır.
1800'lerde İtalyan Fizikçi Volta'nın bulduğu pil depolama ve düzenli akım açısından önemli dönüm noktalarındandır.
Manyetizma ile ilgilenen Hans Christian Orsted, hareketi elektriğe çeviren dinamoyu geliştiren Michael Faraday ve kömür elektrotu ile elektrik arkını bulan Humphry Davy başka önemli köşe taşlarıdır.
Fransız Hippolyte Pixli, alternatif akım jeneratörünü yapmıştır.
1880'lerde ise Thomas Edison ampulü icat etmiş ve Zénobe-Théopline Gram elektriği havai hatlarla iletilebileceğini ortaya koyunca yine Thomas Edison 1881'de New York'ta elektrik üretim ve dağıtım şebekesini kurmuştur. Tabii burada Sırp asıllı Amerikalı Nikola Tesla ve Edison arasındaki sorunlara değinmeden veya Tesla'nın elektriğin ticarileşmesi, alternatif akım motorlarını icat etmesi ve elektriğin kablosuz iletimi için yaptığı Wardenclyffe Kulesi dâhil elektrik konusundaki birçok gelişmedeki payını ifade etmeden olmaz.
Benjamin Franklin'in 1752'de yaptığı uçurtma deneyi ve yıldırımlar arasında kurduğu ilişki de bir başka önemli noktadır. Franklin bu çalışmaları ile doğadaki her şeyin bir şekilde iletkenlik içerisinde olduğunu ve negatif elektronları tarif etmekteydi.
Bu konularda çalışan İskoç James Watt, Fransız Andre Ampere ve Alman George Ohm‘u ve katkılarını da hatırlatmış olalım.
Peki, bu kadar bilgiyi niçin anlatıyoruz?
İnsanlık tarihi boyunca Allah ve onun tarafındaki inananlarla savaşan ve dünya dâhil insanlığın tamamını yok etmeye çalışan küreselci şeytani akıl tüm bu faaliyetlerini bir plan dâhilinde gerçekleştirmektedir. Bu plan dahilinde ortaya konan çalışmaların, şirketlerin ve bu çalışmaları yapan isimlerin büyük çoğunluğu kendi paganist organizasyonlarının bir parçasıdır.
Haftaya devam edelim inşaallah.