Veraset ilamının iptali!
Hukuken kimin mirasçı olup olmadığını gösteren belge veraset ilamı olarak ifade ediliyor. Sulh Hukuk Mahkemelerinden ve noterden alınabilen veraset ilamının iptali ne zaman söz konusu olabilir? İşte dava örnekleri...
Veraset ilamının iptali!
Hukuken kimin mirasçı olup olmadığını gösteren belge veraset ilamı olarak ifade ediliyor. Sulh Hukuk Mahkemelerinden alınıyor. Mirasçı olduğunu düşünen herkes Sulh Hukuk Mahkemelerine başvuruda bulunup, veraset ilamı belgesini talep edebiliyor.
Veraset ilamı ayrıca noterden de alınabiliyor. Veraset ilamı alınabilmesi için bazı belgeler isteniyor.
Ayrıca, veraset ilamı alınabilmesi için belli bir süre kısıtlaması bulunmuyor. İsteyen herkes, istediği zaman gerekli belgelerle gidip başvuruda bulunabiliyor.
Mirasçı sayısının fazla olması, mirastan feragat sözleşmesi olması veya başka sebeplerden dolayı çıkarılan mirasçılık belgelerindeki miras paylarının farklılıklar göstermesi de mümkün olup, bu halde iki farklı mahkemenin iki farklı miras payı belirlemesi söz konusu olmakta ve bu durum mirasın paylaşımında sıkıntılar yaşanmasına sebebiyet vermektedir. Bu noktada veraset ilamının iptali söz konusu olabiliyor. Veraset ilamının iptali ile ilgili esaslar Sağıroğlu Hukuk Bürosu'nda şu şekilde açıklanıyor ve veraset ilamı dava örneklerine aşağıda sıralanıyor:
Bu halde yapılacak iş hukuka aykırı olduğu düşünülen mirasçılık belgesinin iptalini dava etmek ve davayı tüm mirasçılara yöneltmek olacaktır. Hasımlı olarak açılacak bu davada diğer mirasçılar da mahkemece dinlenecek, tüm deliller değerlendirilecek ve sonucuna göre karar verilecektir.
Davanın ölen kişinin yerleşim yerindeki Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılması gerekmektedir.
YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/3936 K. 2012/1595 T. 8.3.2012
Hukukumuzda mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davaların kural olarak hasımsız olarak ve çekişmesiz yargı yolu ile görülüp sonuçlandırılması gerekir. Resen araştırma prensibi egemen olan bu tür davalarda davacı taraf sadece miras bırakanın öldüğünü, kendisinin soybağı, evlilik veya evlat edinme nedeniyle miras bırakanın mirasçısı olduğunu ve dava dilekçesindeki diğer iddialarını kanıtlamak zorundadır. Nüfus aile kayıtlarını getirterek miras bırakanın diğer mirasçılarını tespit etmek ve tüm mirasçıların miras paylarını belirlemek ise hakimin görevidir. Mirasçıların ve paylarının belirlenebilmesi için gider yapılması gerektiğinde bu giderlerin davacı tarafça karşılanması gerektiği kuşkusuzdur.
Mirasçılık belgesinin iptali davalarında ise mirasçılar arasında zorunlu arkadaşlık bulunmaktadır. Dava sonucunda verilecek hükümle hukuksal durumları etkilenebileceğinden bu tür davalarda iptali istenilen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilen kişiler ile, ölmüşlerse bunların mirasçılarının davada taraf olmaları zorunludur. Taraf koşulu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca öne sürülmese dahi mahkemelerce kendiliğinden incelenmesi gerekir. Mirasçılık belgesinin iptali davalarında da davacı taraf miras bırakanın mirasçısı olduğunu, iptali istenilen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmediğini ve pay verilmediğini veya mirasçı gösterilmesine rağmen mirastan kendisine olması gerekenden daha az pay verildiğini, bu nedenle önceki günlü mirasçılık belgesinin hatalı olduğunu kanıtlamak zorundadır. Bu tür davalarda da miras bırakanın diğer mirasçılarını tespit etmek ve mirasçıların miras paylarını belirlemek hakimin görevidir.
YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/14417 K. 2012/14849 T. 26.12.2012
DAVA: Taraflar arasındaki mirasçılık, tereke hukukuna ilişkin davada Kayseri 1.Sulh Hukuk ve Kayseri 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR: Dava, mirasçılık belgesinin iptali ve yeniden mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Kayseri 1.Sulh Hukuk Mahkemesince; Davanın çekişmeli yargı işi olduğu, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Kayseri 7.Asliye Hukuk Mahkemesi ise; Davanın çekişmesiz yargı işi olduğu, Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
Somut olayda; davacılar vekili, Kayseri 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.02.2001 tarih, 2001/23 esas, 2001/117 karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi isteminde bulunmuştur.
Dava iptali istenen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilen kişiler aleyhinde açılmış olup, yargılama sonucunda verilecek kararla miras paylarının değişmesi söz konusu olabileceğinden, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK.nun 4, 382/2 maddesinde de sayılmayan mirasçılık belgesinin iptali davası çekişmeli yargı işi niteliğindedir. Bu halde uyuşmazlığın Kayseri 7.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.'nun 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince Kayseri 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Veraset ilamı dava dilekçesi örneği!
Işıl Seren KESKİN/Emlakkulisi.com