23 / 12 / 2024

Ceren Kumbasar: Konut reklamlarında söylemler hep aynı!

Ceren Kumbasar: Konut reklamlarında söylemler hep aynı!

Ceren Kumbasar: Eylül ayında, okulların açılmasıyla beraber inşaat sektörünün 'yüksek sezon'u açılır. Gazetelerde, televizyonlarda, billboardlarda en çok proje reklamları görürsünüz. Çoğunlukla bütün bu ilanlar sanki tek bir firmaya ya da projeye ait gib



Eylül ayında, okulların açılmasıyla beraber inşaat sektörünün 'yüksek sezon'u açılır. Gazetelerde, televizyonlarda, billboardlarda en çok proje reklamları görürsünüz. Çoğunlukla bütün bu ilanlar sanki tek bir firmaya ya da projeye ait gibidir. Kampanyalara bu kadar yüksek bütçeler ayıran firmalar bir türlü ayrışmayı beceremezler. Söylemler hep aynıdır; en iyiyiz, en lüksüz, en büyüğüz, şahane bir yaşam alanıyız, hayatınızı değiştireceğiz! Stratejinin parçası İlanlarda projenin illüstrasyonunu göstermek esastır. Öyle ya, ürünü cümle alem büyük görsün! Ama ilanın bir yerine de tanesini en fazla 100 dolara imaj bankalarından satın aldığınız çok mutlu gülümseyen mümkünse aile, yeriniz yoksa kadın veya çocuk resimleri koyalım. Bir de yol haritası ekleyelim yoksa nasıl bulacaklar müşteriler yolu? En önemlisi de logomuzu büyütelim. Şöyle kallavi bir logo yerleştirelim ilana. İşte şimdi oldu! Nasıl geleceklerini biliyorlar, evi de gördüler, satın alırlarsa ne kadar mutlu olacaklarını da gösterdik, ve kadar büyük bir firma olduğumuz da logomuzun ebatlarından belli, kesin satarız! Efendim, satılmıyor mu? E, satış ekibi başarısız, ondandır! Satış ekibi, sizin oluşturduğunuz stratejinin sadece bir parçasıdır. Sonucu ya da bütünü değildir. Satışçıların görevi, satış ofisinden giren alım kararı vermiş ama projesini seçememiş müşterilere en hızlı ve müşteri memnuniyetini en yüksek sağlayabilecek şekilde satışı gerçekleştirmektir. Ama firmalar ilanlarında hep aynı tabloyu çizerse, hep aynı vaatlerde bulunursa harcanan reklam bütçesi ya lokasyonu en iyi olan projeye ya da sektörün en köklü firmasına yarar. Müşteriyi satış ofisine getiren şey sizin onunla konuşurken söylediğiniz sözlerdir. İlk izleniminizdir. 


Ne Değil, Nasıl? 


İnşaat firmaları gazetelere reklam vermeye başladığından beri birkaç istisna dışında bu durum hiç değişmedi. 


Bir türlü inşaat firmaları fark yaratmanın ne demek olduğunu anlayamadı. Site projeleri gerçekten çok gelişti, güzelleşti. Ama acaba hala, 2013 yılında, iyi bir projeyi "yapmak" yeterli mi? Boğazın aynısını yapmak, Venedik'i İstanbul'a getirmek, şehrin siluetinde bir heykel görüntüsü yaratacak farklı mimariyi kullanmak projelerin gerçek alıcısına, yatırımcısına ulaşmasını yani satılmasını sağlar mı? Hepimiz gördük ki, sağlamadı. Demek ki, ne yaptığınız kadar önemli olan şey nasıl anlattığınız. Tam da bu sebeple tüm dünya stratejik pazarlama öğretileriyle çalkalanıyor. Bir sonraki yazımda detaylı bir şekilde bu konuya değineceğim. Ama şimdilik sözün özü; artık bu çağda ne satıldığı kadar nasıl satıldığı önemli. 


Firmalar ilanlarında hep aynı tabloyu çizerse, harcanan bütçe, lokasyonu en iyi projeye ya da en köklü firmaya yansır 3 bin metrekarelik alanda 3 adet meydan yapıldı. 


Alanda toplam 25 marka var 151 restoran ve kafe, lO'ı ise aralarında kuaför, dövmeci, piercig'ci gibi farklı konseptlerden oluşuyor.  


600 metrekarelik özel etkinlik alanında açık hava sineması, konser alanı ve maç yayını yapılacak. Projeye ayrılan bütçe 6 milyon dolar. 


Vatan/Ceren Kumbasar


Geri Dön