Milyonlarca kişinin hayatına etki eden dev şirket iflasın eşiğinde
15 milyon kişiye hizmet veren ancak son yıllarda 14 milyar sterlinlik borç biriktiren Thames Water iflas etmek üzere. Su ve kanalizasyon sektöründe hizmet veren şirketin CEO'su da istifasını sundu.
YENİDEN KAMUYA GEÇEBİLİR
BBC Türkçe'de yer alan habere göre, yetkililer, 1989 yılında özelleştirilen şirketin borcunu ödeyememesi durumunda geçici olarak kamu mülkiyetine alınmasını düşünülüyor.
Sızıntılar ve kanalizasyon kirliliğinin yanı sıra Thames Water, yüksek yönetici maaşları ve hissedar temettüleri konusunda son yıllarda sık sık eleştiri alıyordu. Hal böyleyken Şirketin CEO'su Sarah Bentley salı günü görevinden istifa etti. İstifası sürpriz olarak değerlendirilen Bentley, şirketin kanalizasyon çıkışlarındaki sorunlar ve su sızdıran borularla devam eden mücadelesi nedeniyle mayıs ayında ikramiyesinden vazgeçtiğini duyurmuştu. Ancak geçtiğimiz haftalarda Bentley'in maaşından yüksek, tek seferlik ödemeler alacağı ortaya çıkmıştı.
Peki şirketi bu noktaya getiren özelleştirilme süreci nasıl gelişti?
"İHMALKAR POLİTİKA" İLEŞTİRİSİ
Thames Water, 1989 yılında, İngiltere'nin su hizmetlerinin özelleştirilmesiyle kuruldu. Şirketin gidişatını takip edenler, Thames Water'ın 34 yıl içinde borçsuz bir kamu hizmetinden sektördeki en yüksek borcu olan, özel sektöre ait bir yatırım aracına dönüştüğünü söylüyor. Thames Water'ın yöneticileri, hissedarları ve özel sermaye şirketlerinin yıllardır gerekli altyapı yatırımlarını yapmadığı, agresif bir şekilde maliyet kısma stratejisi uyguladığı ve yüklü temettü ödemeleri yaptığı iddia ediliyor.
Bu iddialar eski CEO Sarah Bentley tarafından da doğrulanırken uzmanların "ihmalkar" olarak nitelediği bu politikaların sonucu olarak İngiltere'de hatalı kanalizasyon deşarjı, su borularından rekor seviyede sızıntılar ve arıtma tesislerinde sorunlarla mücadele ediliyor.
İngiltere Çevre Ajansı'nın yasa dışı kanalizasyon boşaltımına yönelik şirkete açtığı cezai soruşturma devam ediyor. İflas bayrağı açmak üzere olan Thames Water'ın hesaplarını inceleyen uzmanlar, yeni bir yatırım çağına, iyileştirilmiş su kalitesine ve düşük faturalara yol açması beklenen özelleştirme sürecinin yatırım firmaları ve özel sermaye şirketlerinin çıkarına işlediğini söylüyor.