Üniversite kampüsleri arsa olarak görülüyor!
Akademisyen ve şehir plancısı Tahir Çalgüner, bazı üniversite yetkililerinin adeta emlakçı gibi, davrandığını öne sürerek, “Bazı üniversite kampüsleri arsa, ofisi olarak görülmektedir” dedi.
“Gazi üniversitesi bir kampüs üniversitesi değildir.Bir çok fakültesi Kentin içine dağılmış ve kentle bütünleşik bir yerleşkeler topluluğudur.Bu onun özgünlüğü ve kentsel yaşam içinde varoluşuyla kimliğiyle ve "marka değeri" ile ilgilidir.
Kıta Avrupası ülke örneklerinden gördüğümüz üzere; bu kentlerin ve üniversitelerin yöneticileri artık yakın zamanda "kampüs üniversite" lerinden uzaklaşarak üniversitelerin özellikle kent merkezlerinde ve iç şehir alanlarında yer seçim eğilimine girmişlerdir.Yaşayan toplum ve yapılı çevre içindeki bu 7' den 70' e karşılıklı etkileşimin sosyolojik bir karşılığı olduğu kadar üniversite (üniversiteli) ve halk bütünleşmesine de dolaylı yararları vardır.Kent merkezlerini de daha itibarlı yaşanabilir bir alana dönüştürme potansiyelleri vardır.
Örneklerini gördüğümüz yavan ve oldukça avam bir şark kurnazlığı Şehircilik anlayışı ile; bazı üniversite kampüsleri arsa ofisi olarak görülmektedir. Kent içinde yer alan bazı değerli arazilerde kurulan kamu kuruluşları (ODTÜ ÖRNEĞİ) üniversite kampüs alanlarına taşınacakları alan olarak görülmekte ya da Gazi üniversitesi Yönetiminin uygulamalarında gördüğümüz üzere ‘Fakülteleri Kampüse toplayacağız’ diyerek kent içindeki binaların yüksek fiyatlarla satışı ve sonrasında bu alanları AVM ve iş merkezine dönüştürecek belediye uygulamalarına payanda olmaktadırlar.
Öncelikle, Rektörlerimizin ve rektör adaylarının asli görevleri Emlakcılık yapmak, Şehircilik- Proje ve ulaşım müşavirliği hizmeti vermek değildir.
Üniversitemizin tüm yapıları Kız öğrenci yurdumuz gibi taş gibi ve depreme dayanaklıdır.
Emlak işi ile çok fazla haşir neşir olan Rektörlerimizin dimyata giderken,Gazi Tıp fakültesinin bahçesinden olduklarını unutmayalım.
Bu konuda istişare, katılıma ve bilime önem verdiklerini söyleyen Rektör adaylarımız eğer samimi ise; Şehir ve bölge planlama bölümü akademik kurulundan tam katılımlı bir görüş yazısı alarak işe başlayabilirler.
Üniversitemiz bir takoz kadar güçlüdür.Bu günleri aşacak kadar,mevcut yönetimin uzantısı olan zihniyetin temsilcileri ile de fiktif mücadelesinde de dimdik ayaktadır.”
Yedigün Gazetesi
